| Durumuna karşı anlayışsız değilim. Sana zarar geldiğini görmek istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أنكر التعاطف لموقفك، وليس لدي أي رغبة في أذيتك |
| Sana zarar vermek istemiyorum. Sözlerin beni derinden etkiledi. | Open Subtitles | فليس لدى أى رغبة فى أذيتك فكلماتك هزتنى بشدة. |
| Bence fazla acele etme. Alınma ama Seni incitmek istemiyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه علينا البدأ بروية لا إهانه، ولكنى لا أريد أذيتك |
| Hiçkimse, hiçbir şey umurumda değilmiş gibi davranmak zorundaydım ama şunu bil ki seni incittiğim zaman... | Open Subtitles | تحتّم أن أبدو وكأنّي لا أحفل بشيء ولا بأحد. لكن ينبغي أن تعلمي أنّي حين أذيتك... |
| Biliyorum Seni incittim. | Open Subtitles | أعلم أنني قد أذيتك. |
| Ara sokaktaki o adamlar, seni incitmeye çalıştılar, değil mi? | Open Subtitles | هؤلاء الرجال في الزقاق كانوا يحاولون أذيتك ، أليس كذلك ؟ |
| Bu adam "cani"miymiş sor. Tamam, şu an güvendesin. Seni incitemez. | Open Subtitles | إسئليه إن كان هو ؟ حسناً أنت بأمان الآن لن يستطيع أذيتك لا عليك |
| Hakkımda ne duydun bilmem ama Sana zarar vermem için aptal olmam lazım. | Open Subtitles | والآن , لا أعرف ماذا سمعت عني لكن تعلم أنني سأكون غبياً لو حاولت أذيتك الآن |
| Onu çok iyi bir sebeple yapmış olmalı. Eminim Sana zarar vermek istememiştir. | Open Subtitles | لا بدّ أنّ له سبباً وجيهاً، أنا واثق أنّه لم يقصد أذيتك. |
| Neden Sana zarar vermek istesin? | Open Subtitles | كل هذا جزء من أجندة هؤلاء المقتصّين لمَ عساه يريد أذيتك ؟ |
| Sana zarar vermeden, ...Ginn'in bilincini saklamanın bir yolunu bulmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحاول أن نكتشف طريقه للحفاظ على وعيها بدون أذيتك |
| Sende gördüğüm iyi ve kötü tarafı tarttım ve anladım ki eğer Sana zarar verirsem sonunda çok pişman olacağım. | Open Subtitles | مقارنةً بالشنائع التي أعلم أنّك أثمتَها. وأدركت أنّي إذا أذيتك فسيفترسني ندمًا عظيمًا. |
| - Seni incitmek istemiyorum gerçekten. - Yerinde olsam bunu dert etmezdim. | Open Subtitles | انظري، أنا حقاً لا أريد أذيتك - لن أبالي لوطأة ذلك - |
| Seni incitmek istemiyorum, sadece en güzel bölümü anlatıyorum. | Open Subtitles | مرة أخرى ، أنا لاأحاول أذيتك. أنا أريد فقط إخباركم عن أجمل الحلقات. -أحببتها! |
| Meleklere zarar vermek, en iyisi olduğunu kanıtlamaz. - Bunu biliyorsun. - Biliyor muyum? | Open Subtitles | أذيتك للملائكه لا يثبت أنكِ الأفضل وأنتِ تعرفين هذا |
| Büyü seni incittiğim için bozuldu, ve seni incitmiş oldum çünkü Jessica'yı incittim. | Open Subtitles | التعويذة انتهت لأنني أذيتك (و لقد أذيتك لأنني أذيت (جيسيكا |
| Seni incittim mi? | Open Subtitles | ستيوارت هل أذيتك ؟ |
| Seni incitmeye niyetim olmadığında beynime soktukları çip hiçbir şey yapmıyor. | Open Subtitles | إذا كان هناك أي نية في أذيتك فإن الشريحة التي دفعوا بها في دماغي ستفعل |
| İçeride düşman kalmadığında, dışarıdakiler seni incitemez. | Open Subtitles | عندما لا يوجد أعداء في الداخل العدو في الخارج لا يمكنه أذيتك |
| Canını biraz yaktım, ama bu koştuğun için oldu. | Open Subtitles | لقد أذيتك قليلاً , ولكن هذا فقط لأنك ركضة |
| Seni incittiğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأنني أذيتك .. |
| - Sana vurdum! | Open Subtitles | - أذيتك! |
| Sakinleş ulan! Yoksa canını yakarım. | Open Subtitles | إهدائي وإلا أذيتك! |