"أنا أعرف أن" - Traduction Arabe en Turc

• olduğunu biliyordum
• olmadığını biliyorum

İkinizin arasında olağanüstü şeyler olduğunu biliyordum, saflaştırılması gereken bir şeydi.
أنا أعرف أن هناك شيئا غير عادي بينك اثنين، شيء كان لا بد من تطهير.

Seni durdurmanın tek yolunun kafanı uçurmak olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن تفجير رأسك هي الطريقة الوحيدة للقضاء عليك

Sana teklifimin saçma olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن ما قمت به كان مجرد هراء وكنت أتمني أن تقبلي به

Aşksız hayatın hayat olmadığını biliyorum.
أنا أعرف أن الحياة من دون حب ليست حياة على الإطلاق

Şimdi, bu durumun o kadar da kötü olmadığını biliyorum.
-الأن , أنا أعرف أن هذا ليس سىء بدرجة كبيرة

İbelin'in, Cana'ya giden yol üzerinde olmadığını biliyorum.
أنا أعرف أن ميلين ليست فى طريقها إلى كايينا

- Bağın gerçek olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن لدينا اتصال حقيقي. مستحضرات تجميل.

Atlantic Plakçılık'ın Swing Time'dan daha büyük olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن أتلانتيك أكبر من سوينج تايم

Bir karısı, hayatı olduğunu biliyordum tabii ki ama bizzat görünce ve kokusunu alınca...
أعني أنا أعرف أن لديه زوجه وحياه وكل شيء ولكن رؤيته... رائحته...

- Davranışlarının palavra olduğunu biliyordum.
من أنا أعرف أن هذا العمل لك هراء.

Yeğenimle aranda daha derin şeyler olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن هذا كثير عليك ولإبنة أختي

Kyle'ın politik bir yanı olduğunu biliyordum ama oğlum asla kötü bir şey yapmazdı.
(أنا أعرف أن (كايل كان سياسي و لكنه لم يكن ليقم بأي شيء شرير

New York'la ilgili o hikayenin saçmalık olduğunu biliyordum.
أنا أعرف أن قصة نيويورك وض pucky.

Bunun ben olmadığını biliyorum.
إسمعنى عزيزى ، أنا أعرف أن أباك قد أهملك بعض الوقت

Bilmiyorum. Sadece tutuklunun artık bu tesiste olmadığını biliyorum.
لا أعرف ، أنا أعرف أن المحتجز لم يعد بالمؤسسة

Kolay olmadığını biliyorum. Karmaşık bir durum. Ben de karmaşığım.
أنظري , أنا أعرف أن الامر ليس سهلاً انه أمر معقد و انا كذلك

Bakın efendim, şu anda staj yapma fikrinin doğru olmadığını biliyorum ama--
اسمع سيدي أنا أعرف أن دخولي بالزمالة في الوقت الحالي لن يكون فكرة عظيمة

Bana güvenmek için herhangi bir sebebinizin olmadığını biliyorum ama ben herkesten daha fazla çalışırım.
صدقنى ، أنا أعرف أن ليس لديك أى سبب لتؤمن بى. لكننى أعمل بجِد أكثر من أى شخص أخر.