| Böylece, iki çocuğumuzun da babası olabilirsin. | Open Subtitles | هذا الطريقِ، أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ الأبَّ إلى كلا أطفالنا. |
| -sen benim sadıcım olabilirsin | Open Subtitles | إلتحقْ بنا في الظلمِ. أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ رجلَي الأفضلَ. |
| Gerçek bir orospu olabilirsin, biliyor musun? | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ كلبة حقيقية، تَعْرفُ تلك؟ أعذرْني. |
| Belki onu bana verebilecek kişi sen olabilirsin. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ الواحد مَنْ يَسْتَطيع إعْطائه لي. |
| Kendi test pilotun olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ طيارَ إختباركَ الخاصَ. |
| Param için benimle takılan arkadaşım falan olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ حَفْري الذهبيَ لعبة ولدِ، أَو شيء. |
| Her şey olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ أيّ شئَ. |
| - Sen onun büyük babası olabilirsin. | Open Subtitles | - أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ مثل جدِّه. مارتن: ذلك سَيَكُونُ عظيمَ. |
| Burada dürüst olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ صادقَ هنا. |
| -sen sadıcım olabilirsin. | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ رجلَي الأفضلَ. |
| "Gitmeme izin ver, böylece özgür olabilirsin." | Open Subtitles | "دعْني أَذْهبُ لكي أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ حرَّ" |
| Şu anda sen çıplak olabilirsin, | Open Subtitles | أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ عاريَ الآن، |
| Ama tahrik ekibinde olabilirsin. - Evet. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ , um، محرض فريقِ. |
| Rascal Flatts'ın adının karıştığı bir vak'anın çözülmesine yardım ederek bir kahraman olabilirsin! | Open Subtitles | نعم، وأنت تَعْرفُ، أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ a بطل، المُسَاعَدَة لحَلّ a حالة كبيرة جداً تَضْمين النذلِ flatts. |
| Ciddiyim, el mankeni olabilirsin. | Open Subtitles | - أوه، الله. أَنا جدّيُ. أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ a نموذج يدوي. |
| - olabilirsin... | Open Subtitles | - حَسناً، أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ... |