| Hastaneye kapatılmanız için beni ikna etmeye çalışıyor. Bugün yatış belgelerini hazırladı. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تقنعنى بإيداعك هنا لقد وقعت اليوم على أوراق الإيداع |
| Bence fiili anlatım ve sadeleştirme arasındaki en iyi dengeyi bulmaya çalışıyor, beynimizdeki yol bulmanın dili. | TED | أعتقد أنها تحاول أن تكون أفضل موازنة بين التمثيل اللحقيقي و التبسيط، لغة إيجاد الطريق الخاصة بعقلنا |
| Açıkça, sana birşeyler anlatmaya çalışıyor. Doğru. | Open Subtitles | نعم من الواضح أنها تحاول أن تخبرك شيئاً ما |
| Yani sanırım bizi birbirimize ayarlamaya çalışıyor. | Open Subtitles | أظن بيني وبينكِ وبين دراجتكِ أنها تحاول أن تربط بيننا |
| Odasını sevdiğini söylemeye çalışıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنها تحاول أن تقول أن غرفتها تعجبها |
| Bana bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Ondan sonra birden gözden kayboluyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تخبرني شئ ما لكنها تختفي فحسب |
| Yani bir düğmeye bile basamadığımı mı söylemeye çalışıyor? | Open Subtitles | أعني، هو أنها تحاول أن أقول أنني لا أستطيع حتى دفع زر واحد؟ |
| Bence yalnızca tutunmaya çalışıyor | Open Subtitles | أعتقد أنها تحاول أن تتماسك جيداً |
| İnanıyorum ki, bana ulaşmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنا على يقين أنها تحاول أن تتواصل معى. |
| Sistemin bir parçası olmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تكون جزء من النظام. والذىسيبدورائع... |
| Sanırım "Teşekkür ederiz. Çok düşüncelisin" demeye çalışıyor. | Open Subtitles | أظن أنها تحاول أن تقول "شكراً، هذا من حسن أخلاقك". |
| Bana mesaj yollamaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن ترسل لى رسالة |
| - Aramızı bozmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تقلبك ضدى |
| Sadece, iyi olmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تتعامل مع ذلك |
| Tahminim, Naomi Walling dışında başka birinin Princefield'in bilgilerini sızdırıp sızdırmadığını öğrenmeye çalışıyor. | Open Subtitles | أعقتد أنها تحاول أن تبحث عن إذا ما كان شخص (آخر غير (ناومي والينغ قد سرب البيانات |
| Yalan söylüyor, bizi ayırmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تفرق بيننا |
| Sanırım beni canımdan bezdirmeye çalışıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنها تحاول أن تهزأ بي |
| Söylemeye çalışıyor? | Open Subtitles | ما هو أنها تحاول أن أقول؟ |
| Daha cesur olmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أنها تحاول أن تكون جرئية أكثر |
| Mark, kafanı karıştırmaya çalışıyor sadece, tamam mı? | Open Subtitles | (مارك) أنها تحاول أن تلعب بعقلك فقط |