Hadi, birazcık olsun yemelisin. Yemezsen, büyüyüp güçlenemezsin. | Open Subtitles | هيا، يجب أن تتناولي القليل من الطعام إذا لم تفعلي، فلن تصبحي كبيرة وقوية |
Ama gideceğim yerde yiyecek çok az o yüzden ikimiz için de yemelisin. | Open Subtitles | لكن الطعام شحيح جداً هناك لذا أحتاج منك أن تتناولي الطعام لكلينا |
Bu akşam benimle yemek yemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي العشاء معي الليلة |
Şimdi, önlem almak için, İki ayçiçeği tohumu almanı istiyorum. | Open Subtitles | والآن لتكوني آمنة أريدكِ أن تتناولي حبتا دوار الشمس |
Şunu almanı istiyorum. Sakin kalmanı sağlayacaktır. Whoa, whoa, whoa, whoa! | Open Subtitles | أريدكِ أن تتناولي هذا لأنه سيبقي على انخفاض نبضات قلبك أين تعتقد أنك ذاهب؟ |
Acı çekiyor olmalısın. Birşeyler almalısın. | Open Subtitles | لابد أن تكوني متألمة يجب أن تتناولي شيء ما |
Belki de antidepresan almalısın. | Open Subtitles | ربما من الصواب أن تتناولي مضادات الإكتئاب |
Hayır, yemek yemelisin. | Open Subtitles | لا.. يجب أن تتناولي طعامك |
Bir şeyler yemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي شيئاً |
Hayır, hayır, Christine. Bir şeyler yemelisin. | Open Subtitles | لا، (كريستين)، عليك أن تتناولي شيئاً ما |
yemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي الأكل! |
yemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي الأكل! |
- İstiridyelerini açılır açılmaz yemelisin. | Open Subtitles | -يجب أن تتناولي المحار فور فتح صدفته . |
- Kırmızı et yemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي اللحم الأحمر ! |
Bu yüzden bunları almanı istiyorum. | Open Subtitles | لذا، أريدك أن تتناولي هذه. |
- Sana Doksisiklin almanı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تتناولي ال (الدُّوكسيسيكلين). |
Benimle konuşmak bakış açını değiştirebilir ama ilaçlarını düzenli olarak almalısın. | Open Subtitles | التحدث معي قد يجعلك أكثر موضوعية و لكن يجب أن تتناولي أدويتك بانتظام |
Sen de biraz almalısın. | Open Subtitles | يجب أن تتناولي البعض |