| Yaş ve ağırlığın ötesinde, dozajlarken cinsiyet ve ırklar arasındaki farkları görmezden geliyoruz. | TED | وبعيداً عن العمر والوزن، فإننا من المعتاد أن نتجاهل الفرق في الجنس وفي سباق الجرعات. |
| Kepler şöyle yazıyor: "Bu 8 dakikayı neredeyse görmezden gelip, hipotezime uygunluğunu görecektim, taa ki bu 8 dakikalık farkın astronomide, kökten bir değişikliğe sebep olacağını anlayıncaya kadar da ısrarımda devam ettim." | Open Subtitles | قال كيبلر بأنه لو من الممكن أن نتجاهل هذه ال8 دقائق فإننى سوف أصحح فرضيتى فى الحال وبسبب أن هذه الدقائق لم يتم تجاهلها |
| Sorunu görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | لذا لا يمكننا أن نتجاهل المشكلة بكل بساطة |
| Tek sayılılarla alakalı bir şey yazmıyor. Yani yedi ile işaretli kutuyu göz ardı edebiliriz. | TED | لا شيء يذكر عن الصناديق ذات الأرقام الفردية، إذًا بإمكاننا أن نتجاهل الصندوق الموسوم برقم سبعة. |
| - Her ne kadar karışık olsa da kardeşinin davranışlarının garip olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكن أن نتجاهل حقيقة أن تصرفاتها مجنونة |
| Efendim, bir saldırı konusunda ciddi bilgilerimiz olduğu gerçeğini belli etmeden, bunu yapamayız. | Open Subtitles | سيدي، لا يمكننا عمل هذا دون أن نتجاهل أن لدينا معلومة مسبقة بالهجوم |
| Gelecekte gördüğümüz o güzel küçük kızını görmezden gelemezsin. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتجاهل طفلتك الصغيرة التي رأيناها في المستقبل |
| Annenle ben denedik ama artık o bebekle çok zaman geçirdiğin gerçeğini görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | لقد حاولت وأنا أمك ولكن لا نستطيع طويلاً أن نتجاهل الحقيقة |
| Birlikte çalışmaya devam edeceksek geçen geceyi cidden görmezden gelmemeliyiz. | Open Subtitles | ، إني أقول إن كنا سنستمر بالعمل معاً . إذن لا يجب علينا أن نتجاهل تلك الليلة |
| görmezden mi gelelim yani? Kendi kendine ortaya çıkmasını mı bekleyelim? | Open Subtitles | يجب أن نتجاهل الامر و ننتظر حتى يظهر من نفسه |
| Bu evde olanları görmezden gelemem Peder. | Open Subtitles | أنا لا يمكن أن نتجاهل ما يحدث في منزل والد. |
| Eğer bunlara son vermenin yolunu bulduysa görmezden gelemeyiz. | Open Subtitles | إذا كان لديه وسيلة لانهاء كل هذا، لا يمكننا أن نتجاهل ذلك. |
| - Bunu görmezden gelemeyiz. - Gelmeyeceğiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتجاهل هذا نحن لن نتجاهله |
| Yine de yanıltılmış olma ihtimalinizi göz ardı etmek çok akılsızca olurdu. | Open Subtitles | ولكن ليس من الحكمة أن نتجاهل احتمالية أنه قد تم تضليلك |
| Belki de gün gelecek bunun gibi gelir kaynaklarını göz ardı edemeyeceğiz. | Open Subtitles | لكن سيأتي يوماً عندما لا نستطيع أن نتجاهل مصدر دخل كبير تحت تصرفنا |
| Duygularımızı göz ardı edemeyiz, yoksa asla mutlu olamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نتجاهل مشاعرنا .. وإلا لن نجد السعادة |
| Öyleyse, genetik iddialar gerçekte altta yatan birçok sıkıntılı tutumu örtmeye yarayan, ...sosyal, ekonomik ve siyasi faktörleri göz ardı etmemizi sağlayan bir bahanedir. | Open Subtitles | و تلك طريقة جيدة لصياغة الأمر. لذا، فإن حجة "الجينات" هو مجرد تجنب لتحمل المسؤولية الذي يتيح لنا أن نتجاهل |
| Bunu göz ardı edemeyiz. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نتجاهل هذا. |