| Çabuk ol. Muhafızlar bizi tanırsa hızlı hareket etmemiz gerekecek. | Open Subtitles | كن سريعاَ،إذا إستطاع هؤلاء الحراس التعرف علينا سيكون علينا أن نتحرك بسرعة |
| hızlı hareket etmemiz lazım bu yüzden taktiğimiz poker olmak zorunda. | Open Subtitles | نحتاج أن نتحرك بسرعة لذلك لابد أن يكون المدخل هو لعبة البوكر |
| Onları yakalamak için acele etmeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نتحرك بسرعة إذا أردنا اللحاق بهم. |
| Eğer Winslow yeniden saldırırsa hızlı olmalıyız. | Open Subtitles | إن عاد (وينسلو) لتوجيه ضربته مجدداً، فسنحتاج أن نتحرك بسرعة. |
| Eğer Dr. Tatopoulos haklıysa çok çabuk hareket etmemiz gerek. | Open Subtitles | إذا كان د. تاتوبولوس محقا فيجب أن نتحرك بسرعة قبل أن تتفاقم المشكلة |
| Steph'in takımı güzel ilerleme kaydediyor ama bizde hızlı hareket etmeliyiz. | Open Subtitles | فريق إضافة تعليق لتحرز تقدما جيدا، ولكن علينا أن نتحرك بسرعة. |
| hızlı olmamız gerekiyor, silahlar yok. | Open Subtitles | نحتاج أن نتحرك بسرعة وبدون أسلحة الخطير الوحيد سيكون في أسلوبنا |
| Bu yüzden de Hızlı davranmalıyız. | Open Subtitles | لهذا السبب علينا أن نتحرك بسرعة |
| Pekâlâ, takım çok Hızlı hareket etmek zorundayız çünkü yakında güneş batacak ve bizim o Hızlı sokucu liderini dışarı çıkarmamız gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا، رفاق علينا أن نتحرك بسرعة لأنه غروب الشمس سيكون في وقت قريب نحن بحاجة جذب هذا الستياغر من هناك |
| Biter bitmez bana bildirin, hızlı hareket etmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | اتصلوا بي بمجرد الانتهاء من هذا، لابد أن نتحرك بسرعة |
| De Gaulle'e indiğimizde, hızlı hareket etmemiz gerek. | Open Subtitles | عندما نهبط في مطار شارل ديغول يجب أن نتحرك بسرعة |
| hızlı hareket etmemiz gerekecek. Bunu hoş karşılamayacaklar. Hadi gidelim. | Open Subtitles | يجب أن نتحرك بسرعة لن تدوم حيلتنا , هيّا |
| - Karanlık çökmeden oraya gitmeliyiz, acele etmeliyiz. | Open Subtitles | -ستظلم قبل أن نصل هناك, علينا أن نتحرك بسرعة |
| Onun için acele etmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نتحرك بسرعة إذاً |
| Daha hızlı olmalıyız. | Open Subtitles | -من الأفضل أن نتحرك بسرعة |
| Dilekçeye bir konu daha eklemek için vaktimiz olduğunu düşünüyoruz ama çabuk hareket etmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نعتقد ان هناك ما يكفي من الوقت لإضافة حجة أخرى لمذكرة الطعن القضائى ولكن علينا أن نتحرك بسرعة |
| Şayet bu bilgi doğruysa, ki öyle olduğunu düşünüyorum çabuk hareket etmemiz gerek. | Open Subtitles | لو كانت هذه المعلومات دقيقة، وأعتقد أنها كذلك، فيجب أن نتحرك بسرعة. |
| Ama hızlı hareket etmeliyiz. | Open Subtitles | كما قلت من قبل لكن يجب أن نتحرك بسرعة يجب أن نرتجل |
| Kapının önünde bir adam var. Çok hızlı hareket etmeliyiz. Benim öncülüğümle. | Open Subtitles | لدينا رجل بجانب الباب يجب أن نتحرك بسرعة. |
| Ama hızlı olmamız gerek. Bunu düşünme sen. | Open Subtitles | لكن نحتاج أن نتحرك بسرعة لا تفكري في ذلك |
| Hızlı davranmalıyız ve bir hikaye bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتحرك بسرعة وننشر الخبر |
| Başka şansımız yok. Hızlı hareket etmek zorundayız. | Open Subtitles | ليس لدينا خيار آخر يجب أن نتحرك بسرعة |