| Belki de kalan zamanımızı buradan güvenli bir şekilde ayrılmak için kullanmalıyız. | Open Subtitles | ربما يجب أن نستغل الوقت المتبقي لنا لنخرج من هنا جميعاً سالمين |
| Bu fırsatı Metal Şövalye'yi çağırmakta kullanmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نستغل هذه الفرصة للاتصال بالفارس المعدني |
| Diğer işler için koz olarak kullanabiliriz. Bir an önce kullansak iyi olur çünkü kaybetmemiz Mike için iyi olabilir. | Open Subtitles | وبإمكاننا أن نستغل وجوده لكسب أعمال أخرى والأفضل أن نعجل |
| Derinlemesine araştır, eğer haklıysan Bowman'ı Broussard'ı yakalamak için kullanabiliriz. | Open Subtitles | تعمق أكثر, وإذا كنـُـت على حق نستطيع أن نستغل بومان في القبض على بروسارد |
| Yeteneklerinizin bu amaç için bize fazlasıyla yardımcı olacağını umuyoruz. | Open Subtitles | ونآمل أن نستغل مهاراتك في تحقيق هذه الغاية |
| Yeteneklerinizin bu amaç için bize fazlasıyla yardımcı olacağını umuyoruz. | Open Subtitles | ونآمل أن نستغل مهاراتك في تحقيق هذه الغاية |
| Monarşinin dahili gelişmelere karşı dayanabilmesi için Sırbistana karşı elimize geçen bu fırsatı kullanmalıyız. | Open Subtitles | -علينا أن نستغل أول فرصة لضربة مدمرة ضد صربيا -لنعطي الأسرة الملكية، فترة من الهدوء |
| Bu fırsatı, işleri düzeltmek için bir şans olarak kullanmalıyız. | Open Subtitles | . يجب أن نستغل هذه المناسبة لنعالج هذا |
| Bu güçlerimizi bir şeyler yapmak için kullanmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نستغل تلك القوى لكي نفعل شيئاً |
| Bu avantajı kullanmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا أن نستغل هذا |
| Efendim, Göçmen Bürosunun oyunu kapmak için bu şansı kullanmalıyız. | Open Subtitles | حتى نفرّغ جدولي سيدي، يجب أن نستغل هذه الفرصة لفرض التصويت على قانون (دريم) |
| Bunu kullanmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نستغل تلك الفرصة |
| Belki katalogda falan kullanabiliriz. | Open Subtitles | ربما استطعنا أن نستغل صورك في كتالوج. |
| Bence yarınki Sektör gezisini Atrianların hikayelerini dinlemek için kullanabiliriz. | Open Subtitles | أنا أعتقد أن نستغل يوم غدًا في القطاع بأن نسأل "الآتاريين" عن يوم الوصول |
| Bunu lehimize kullanabiliriz. | Open Subtitles | يُمكن أن نستغل هذا لصالحنا. |
| Belki de bunu kullanabiliriz. | Open Subtitles | ربّما يمكننا أن نستغل هذا. |
| T'evgin'i kendi safımıza çekersek bu korkusunu Alak'ın kurtuluşu için kullanabiliriz. | Open Subtitles | إذا استطعت أن أجعل (تيفجين) في صفنا, يمكننا أن نستغل ذلك لتأمين إطلاق سراح (ألاك). |
| Lehimize kullanabiliriz belki. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نستغل هذا |