| Dünyanın bana teslim olması için bir lav makinesi ürettim. | Open Subtitles | لقد صنعت ألة حمم بركانية ستجبر العالم أن يستسلم إلى |
| Babanızın bu şekide teslim olması oldukça cesur bir hareket. | Open Subtitles | إنها شجاعة كبيرة من والدكم أن يستسلم بتلك الطريقة |
| Bazen insanın, kaderine teslim olması gerek. | Open Subtitles | أحيانًا يجب على المرء أن يستسلم للقدر. |
| Tamamen Teslim olmak zorundadır Aynı bir anestezi uzmanına teslim olmanız gibi | TED | عليه أن يستسلم ويخضع كلياً. كما يخضع المرء للطبيب المخدّر. |
| Müdür Bey, açıkça teslim olmasını istediniz. Ama böyle bir yaklaşım bu durumda yardımcımız olmayacaktır. | Open Subtitles | أيها المفوض ، قلت بصراحة عليه أن يستسلم على أية حال ، مثل هذا الأمر قد لا يساعد في وضعنا |
| Kendi kuzenlerini öldüren bir adamın kendini canlı canlı teslim etmesini beklemiyordum. | Open Subtitles | رجل أطلق النار على أبناء عمومته لا أتوقع أن يستسلم وهو على قيد الحياة |
| Ve, kaçacak yeri olmayan Barnett'in teslim olacağını düşündüm. | Open Subtitles | و إعتقدت أنه ليس هناك فرصة للهرب و أن " بارنيت " يجب أن يستسلم |
| Netero, Kral'ın adını söylerken önünde duran ve sözde teslim olması gereken yaşlı adamı izlerken Kral'ın bunu düşünecek vakti yoktu. | Open Subtitles | "بعدما أخبر (نيترو) الملك باسمه، فلم يكُن لدى الملك وقتًا للتفكير فيه" "إذ أنّه انشغل بمراقبة العجوز الذي تعيّن أن يستسلم" |
| Teslim olmak isteseydi, çoktan olmuştu. | Open Subtitles | لو كان يريد أن يستسلم لكان فعل بالفعل |
| tamamen Teslim olmak zorundadır. | TED | عليه أن يستسلم ويخضع كلياً. |
| Git Cafer'e teslim olmasını söyle yoksa evi, içindeki herkesle beraber uçuracağız. | Open Subtitles | اخبري (جعفر) أن يستسلم وإلا فجرّنا البيت بجميع من فيه |
| Ona teslim olmasını söyleyin. | Open Subtitles | أخبريه أن يستسلم |
| Başbakan Anna'nın silahlarını teslim etmesini istiyor. Ve diwali öncesi seçimlere katılmayı. | Open Subtitles | .(رئيس الوزراء يسعى إلى أن يستسلم (أنَّا *(وينضم إلى الإنتخابات قبل (الديوالي "الديوالي* هو: "عيد ديني للهندوسية والسيخية يُحتفل به في فصل الخريف ومعناه عيد الأنوار* |
| Ve, kaçacak yeri olmayan Barnett'in teslim olacağını düşündüm. | Open Subtitles | و إعتقدت أنه ليس هناك فرصة للهرب و أن " بارنيت " يجب أن يستسلم |