Ben kızımı yılda bir ya da iki kez görüyorum. | Open Subtitles | أنا شخصيا ، لا ارى اٍبنتى سوى مرة أو مرتين في السنة |
Nöbette olduğumda haftada bir ya da iki kez gelip ancak bir göz atabiliyorum. | Open Subtitles | تتاح لى الفرصة دائما لأخترق هذا الطريق مرة أو مرتين في الأسبوع خلال دوريتى فقط أستمر في القيادة وأتأمل، فعلى حد علمى |
Haftada bir ya da iki kez bunlardan alan bir kız tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف امرأة تشتري من هؤلاء الاثنان مرة أو مرتين في الأسبوع |
Yönetim Kurulu haftada bir iki kez toplanır ve önemli meseleler tartışır. | Open Subtitles | يجتمع المجلس بالإجتماع مرة أو مرتين في الأسبوع ونناقش بعض الموضوعات الهامة |
Anladığım kadarıyla, piyasada bir iki kere birlikte çalışmışsınız. | Open Subtitles | سمعت أنه قام بمفاجئتك مرة أو مرتين في سوق الأسهم؟ |
Bu yılda en çok bir veya iki kez gerçekleşen bir olay. | Open Subtitles | إنه حدث يقع مرة أو مرتين في السنة علي الأكثر. |
Kamali buraya yılda bir veya iki kez gelir ve kartelin parasını ülke dışına çıkaran kişinin o olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كمالي هُنا مرة أو مرتين في السنة ونحن نعرف انه المفتاح ل نقل أموال الكارتل خارج البلاد. |
Yani, ben bu gömleklere hayatım boyunca bir ya da iki kez girdim. | Open Subtitles | أقصد , لقد وُضِعتُ في هذه البدل مرة أو مرتين في حياتي |
Son dört buçuk ya da beş aydır birbirimizi bir ya da iki kez görüyoruz. | Open Subtitles | تقابلنا مرة أو مرتين في الأسبوع في الأشهر الـ4 أو الـ5 الأخيرة |
Evet, hafta bir ya da iki kez benim evimde buluşuyoruz. | Open Subtitles | كنا نتقابل مرة أو مرتين في الاسبوع بالمنزل |
Her gün değil, haftada bir ya da iki kez. | Open Subtitles | ليس كل يوم، مرة أو مرتين في الاسبوع |
Hayatta bir ya da iki kez eğer şanslıysan bazı anlar vardır. | Open Subtitles | مرة أو مرتين في حياتك اذا كُنت محظوظاً... هُناك لحظات |
Yavaş TV’nin bir TV hikayesini anlatmanın en iyi olduğunu ve bunu yapmaya devam edebileceğimizi düşünüyoruz. Çok sık değil, senede bir ya da iki kez. Olayla ilgili hislerimizi koruyoruz.. Ayrıca güzel Yavaş TV fikrinin, insanların "Hayır bunu TV ye koyamazsınız.” | TED | نعتقد أن التلفزيون البطيء هو إحدى الطرق الجميلة لرواية قصة تلفزيونية، ونعتقد بأننا نستطيع الاستمرار بفعل ذلك، ليس كثيرًا، مرة أو مرتين في السنة، حتى نستطيع أن نُبقي الإحساس بحدث ما، ونعتقد أيضًا أن الفكرة الجيدة للتلفزيون البطيء، تلك هي الفكرة التي يقول عندها الناس، "لا، لا يمكنكم أن تضعوا ذلك على التلفاز." |
Eskiden seni yılda bir iki kezden daha fazla görüyordum. | Open Subtitles | أعتدت على أن أراك أكثر من مرة أو مرتين في خلال العام. |
Onunla ayda bir iki kez konuşuyoruz. | Open Subtitles | أتكلمُ معها مرةً أو مرتين في الشهر |
Yılda bir iki defa oluyor. | Open Subtitles | تحدث مرة أو مرتين في العام |
Shima gibi pek çok tekstil işçisi çocuklarını şehirden uzak köylerdeki aile ya da arkadaşlarına bırakıyor ve sadece yılda bir veya iki kez görüşüyor. | Open Subtitles | العديد من عمال النسيج هنا، كما شيما، وترك أطفالهم لرفعها العائلة أو الأصدقاء في قرى بعيدة عن المدينة، وترى سوى مرة واحدة أو مرتين في السنة. |