bulduğumuz kara deliklerin çoğu iki ana tip olarak düşünülebilir. | TED | جميع الثقوب السوداء التي عثرنا عليها يمكن أن توضع ضمن مجموعتين رئيسيتين. |
bulduğumuz tohumlara yakın olgunluktakileri taşıması muhtemel olgunlukta. | Open Subtitles | إنها من نفس درجة االنضج تقريباً و التي من الممكن أن أُنتجت البراعم التي عثرنا عليها |
Polina'nınağzında bulduğumuz kıkırdak parçası var ya? | Open Subtitles | قطعة الغضروف تلك التي عثرنا عليها في فم بولينا؟ |
Asansörde bulduğumuz bandanadan DNA çıkmadı. | Open Subtitles | الباندانا التي عثرنا عليها في المصعد كانت فارغة من الحمض النووي |
Dünya'da bulduğumuz meteoritlere bakarak gezegenlerin 4,5 milyar yıl önce oluştuğunu öğrendik. | Open Subtitles | لذا وبتعقب تاريخ المُذنبات التي عثرنا عليها على الأرض نعرف اليوم بأن الكواكب ولدت قبل 4.5 مليار عام مضى |
Ormanda bulduğumuz ceset Brooke'a ait değil. | Open Subtitles | الجثة التي عثرنا عليها بالغابة لم تكن بروك |
bulduğumuz tüm o şeyler. | Open Subtitles | أكل هؤلاء , وكل تلك الكائنات التي عثرنا عليها |
Garcia, Jason'ın evinde bulduğumuz ganimetlere çapraz kontrol yaptı ve 3 farklı kayıp çocuğun nesneleriyle uyuştular. | Open Subtitles | غارسيا قارنت الجوائز التي عثرنا عليها في منزل جيسون و هي تطابق قطعا من قضايا 3 اطفال مفقودين |
Bıçak yaraları önceki gün bulduğumuz cesetteki yaralara benziyor. | Open Subtitles | لديه ذات جروح التي تغطي الجثة التي عثرنا عليها سابقاً |
Evet, bulduğumuz aynı çatlak modelini eşleştiremedik. | Open Subtitles | نعم , لم نستطيع ان نطابق نفس نماذج الكسور التي عثرنا عليها |
bulduğumuz araç konteyner alanının yanındaydı. | Open Subtitles | تلك السيارة التي عثرنا عليها كانت متروكة بمقابلة ساحة الحاويات، |
bulduğumuz fotoğrafa baksana, Betts. | Open Subtitles | انظر إلى هذه الصورة التي عثرنا عليها يا بيتس |
Başlangıçta bulduğumuz en önemli şeylerden biri, bir gazeteydi. | Open Subtitles | .. واحدة من أهم الأشياء التي عثرنا عليها في البداية كانت جريدة |
Ya içeride bulduğumuz fotoğraftaki kadın? | Open Subtitles | في الصورة الفوتوغرافية التي عثرنا عليها في الداخل |
bulduğumuz bazı eşyalarla kimlik tespiti yapabilir. | Open Subtitles | قد يكون قادرا على مساعدتي في تحديد بعض العناصر التي عثرنا عليها. |
Ve havai fişekler mayında bulduğumuz... borlu barutları açıklıyor. | Open Subtitles | و ستفسر الألعاب النارية وجود مادة البورون التي عثرنا عليها في ملح بارود اللغم |
Banyoda bulduğumuz izlere göre tahminimce adam ya da kadın gitmeden önce banyo yaptı. | Open Subtitles | الآثار التي عثرنا عليها في دورة المياه أعتقد أنه أخذ وقت للأغتسال قبل ان يهّم هو أو هي |
Kurbanın kafasının yakınlarında bulduğumuz çantaya ne oldu? | Open Subtitles | ماذا عن الحقيبة التي عثرنا عليها حول رأس الضحية؟ |
Dairende bulduğumuz şemalar ne peki? | Open Subtitles | ماذا عن المخططاعت التي عثرنا عليها في شقتك؟ |
Laboratuar, kurbanda bulduğumuz halı lifini tanımladı. | Open Subtitles | المعمل تمكن من تحديد نوعية السجادة التي عثرنا عليها على جسم الضحية يسمى انترون " نوع من انواع الصوف الصناعي " |