| Bir ayı buz deliklerinden yararlanarak sadece saldıracak kadar yakına gelebilmeyi umut edebilir. | Open Subtitles | الدبّ يأمل أن يقترب منه حتى ينقض عليه عبر استغلال الثقوب الجليدية الذائبة |
| Bu ayı suyun içine doğru gidiyor. Güvenli olduğunu düşündükleri için denize yöneliyorlar. | Open Subtitles | ،ذلك الدبّ متجه نحو الماء إنها تعتبره مكانًا آمنًا لذا تتجه إلى البحر |
| İğneyi attıktan sonra, ayı düşene kadar ekip güvenli bir mesafede bekliyor. | Open Subtitles | حين يُصاب الدبّ بحقنة مخدّرة ينتظر الطاقم قريبًا منه حتى يفقد وعيه |
| Ben de bu ayıyı ve su aygırını karakola teslim edeceğim. | Open Subtitles | انا ساسلم هذا الدبّ و فرس النهر إلى الشرطة. |
| Ekip her yıl sağlık durumu kayıtlarını güncelleyerek ayının durumunun farkında olabiliyorlar. | Open Subtitles | بتحديث سجل الدبّ الصحّي سنويًا يتمكن الفريق من متابعة حالة هذا الدبّ |
| Babamın devamlı anlattığı hikayeyi hatırlıyor musun? Boz ayı ile dövüştüğü hikaye. | Open Subtitles | هـلّ تتذكّر القصّة التي اعتـاد والدنـا أن يقصّهـا علينـا عن قتـال ذلك الدبّ الأمريكي؟ |
| 6 aylık kış uykusundan çok acıkmış uyanan gururlu kahverengi ayı bile yakalanması zor karibu ile birlikte baharda çayırlıkta otlamaktan memnundur. | Open Subtitles | جوّع من النصف في السّنة من البيات الشتوي حتى الدبّ الأسمر المهيب قنوع بللرعاية في الربيع |
| Siyah ayının kötü bir şöhreti vardır ama aslında en oyuncu ayı türüdür | Open Subtitles | الدبّ الأسود له سمعة مخيفة لكنّه الأكثر لعبا من أنواع الدبّ |
| Onların da, Kızıl Bulut, Çılgın At, Koşan ayı, | Open Subtitles | لديهم أسماء مثل الغيمة الحمراء، الحصان المجنون، ..الدبّ |
| ayı postunun üstünde de sana yalvarmak istiyorum. | Open Subtitles | على البساطِ المصنوع من فروَ الدبّ في مكتبه |
| Akan ayı Irmağını güneye doğru izleyin... | Open Subtitles | إذا تتلي جنوب الدبّ الجاري النهري بينما العصفور يطير |
| Dans eden ayı mağarasına alıştı. | Open Subtitles | الدبّ الراقص أَصْبَحَ مُتَعود على قفصِه. |
| O ayı yetenekli! Sırada ne var? | Open Subtitles | ذلك الدبّ لديه موهبة و شجاعة ما هي الخطوة التالية؟ |
| ayı tarafından yakalanan balığın posteri. | Open Subtitles | إنه ملصق عن سمكة، تمّ إصطيادها من قبل الدبّ |
| "ayıyı ıskalayamazsın yoksa dönüp ananın yılbaşı hediyesi gibi seni açıverir." | Open Subtitles | يجب أن تصيب الدبّ, و إلا إستدار.. و مزّقك كهديّة من والدتك, صباح عيد الميلاد. |
| Oğlum Noel'de o ayıyı istiyor ve onu asla üzmem ben. | Open Subtitles | إبني يُريد ذلك الدبّ من أجل عيد الميلاد المجيد وأنا لن أخذلَ إبني أبداً |
| Evet, bu 500 dolarlık bağış o ayıyı karşılayacaktır. | Open Subtitles | أجل، هذا تبرّع بقيمة خمسمائة دولار لتحضير ذلك الدبّ |
| Seni yaramaz ayıcık seni. | Open Subtitles | لقد فاجأتني، أيّها الدبّ الصغير العفن |
| Kızılderili çocuklar ayıya doğru koşup onu tokatlayarak-- ...erkekliklerini ispatlarlardı. | Open Subtitles | أطفال الهنود كانوا يتسللون إلى الدبّ ويصفعوه مجرد إختبار للرجولة |
| Ve bir kere suyu girerlerse, yüzerek ayıdan kolayca kurtulabilirler. | Open Subtitles | و حين تصل المياه فهي تفوق الدبّ براعة في السباحة |
| Ve açıkta, donmuş deniz üzerinde bir kutup ayısı. | Open Subtitles | و الدبّ القطبي الظاهر فوق الجليد البحريّ |
| Sürekli yer değiştiren dağınık bir labirentte avantaj kutup ayısının elinden uçup gidiyor. | Open Subtitles | ..بعد أن شتّتته متاهة تتغيّر باستمرار الدبّ فقد أفضليّته |
| Ama iklim değişikliği bu hızla devam ederse ayılar o kadar çabuk uyum sağlayamaz. | Open Subtitles | لكن المناخ يتغيّر حاليًا بمعدّل لا يستطيع الدبّ مجاراته |
| Sana bir şey daha söyleyeceğim. kutup ayıları dünyadaki en iyi avcılardır. | Open Subtitles | سأخبرك أن الدبّ القطبي هو أفضل صيّاد على وجه الأرض |