| Fakat bu Adamın tekbaşına cesurca başlattığı kıvılcım, modern bilimsel devrimi de başlatmıştı. | Open Subtitles | ولكن شجعاعة وكفاح هذا الرجل كانت بمثابة الشرارة التى أشعلت الثورة العلمية الحديثة |
| Adamın bütün geleceğini o şekilde bir kenara atması iğrençti. | Open Subtitles | الطريقة التي تحدث بها عن مستقبل الرجل .. كانت مقززة. |
| Adamın iyi görünümlü ve elinin sert olup olmadığını bilmek istedi. | Open Subtitles | أراد أن يعرف إذا أيدي الرجل كانت خشنة، إذا كان في حالة جيّدة |
| O Adamın cesedi, katliamın daha başlangıcıydı. | Open Subtitles | أرجوك واصل ترك جسد ذلك الرجل كانت بداية سفك الدماء |
| Adamın karısı 1981'de tanıdığım bir kız çıktı. Dinle bak dostum. Bu kızla seks inanılmazdı. | Open Subtitles | زوجة الرجل كانت الفتاة التي كنت اخرج معها عام 1981 الجنس كان مع تلك الفتاة شيء رائع، كنا متوافين جيدًا ولكن جنسينًا |
| Adamın kıyafetleri parçalanmış olabilir ama bu delikler terzi işi. | Open Subtitles | ملابس الرجل كانت مهلهلة لكن هذه الثقوب تمت خياطتها |
| Ama öyleydi, hepimizin geldiği zamanlarda bir Adamın tek sahip olduğu şey sözüydü. | Open Subtitles | ولكنه كان في الزمن اللذي جئنا كلنا منه عندما كلمة الرجل كانت كل ما يملك |
| Adamın hayatı bir yıldır serbest düşüşte gibi. | Open Subtitles | أن حياة الرجل كانت تغوص في الحضيض طيلة ما يقرب من عام |
| Konrol ettiler ve Adamın evi el yapımı patlayıcılarla doluydu. | Open Subtitles | لقد تحققوا من ذلك شقه الرجل كانت مليئه بالمتفجرات |
| Adamın kızı her gece gözümün önündeydi. | Open Subtitles | ابنة الرجل كانت امامى طوال الليل |
| Efendim, bu Adamın karısı Jipi kullanıyomuş. | Open Subtitles | سيدي.. زوجة هذا الرجل كانت تقود الجيب |
| O Adamın gardırobunu açtığında soldan sağa, gece elbiseleri kokteyl kıyafetleri ve polis üniformaları vardı. | Open Subtitles | أقصد،فتحتَحجرةذلك الرجل! كانت الملابس الليلية ملقاة يمنة و يسرة كوكتيل الفساتين ثم أزياء شرطة الرسمية |
| Bu Adamın çalıştığı yer, yapay zeka, GPS, insansız hava taşıtı ve on yıldır her gün kullandığın ama hiç haberinin olmadığı diğer şeyler gibi dünyanın ilk büyük buluşlarından sorumlu. | Open Subtitles | وكالة هذا الرجل كانت مسئولة عن الإختراقات الأولى في العالم في الذكاء الإصطناعي ،النظام العالمي لتحديد المواقع الطائرة بدون طيّار |
| Adamın kafatası çok daha zorluydu ama. | Open Subtitles | لكن جمجمة الرجل كانت أكثر صعوبة |
| - Bu Adamın karısı senin öğretmenin miydi? | Open Subtitles | وإمرأة هذا الرجل كانت معلمتكَ؟ |
| Adamın nar boyunda Adem elması vardır. | Open Subtitles | لقد كانت لكمتها موفقة - الرجل كانت لديه تفاحة آدم - بحجم حبة رمان |
| O Adamın hayatı, | Open Subtitles | حياة ذلك الرجل كانت قد انتهت حتى |
| - Adamın ışınları göz kamaştırıcıydı. - Ne göz kamaştırması ya. | Open Subtitles | اشعة الرجل كانت ذكية |
| Bu Adamın gözleri ise kahverengi. | Open Subtitles | وهذا الرجل كانت عيناه بنيتان |
| Her ipucu onun yaptığını söylüyor. Adamın saati Borden'nın cebindeydi. | Open Subtitles | كل الأدلة تقول أنه فعل ساعة الرجل كانت في جيب (بوردين) |