"الفروة" - Traduction Arabe en Turc

    • Örtü
        
    • postu
        
    •   
    • Örtünün
        
    Altın Örtü Canavarlar Denizi'nde idi. Open Subtitles حسبما سمعت آخر مرّة، فإنّ الفروة الذهبيّة في بحر الوحوش.
    Kampı kurtarmak için Örtü'nün peşinden gideceğini söyleyecektin. Open Subtitles كنت ستقول أنّك ستذهب لجلب الفروة من أجل إنقاذ المعسكر.
    Benim de Örtü'ye ihtiyacım var. Sadece Örtü'nün canlandırabileceği bir şeyim var. Bu bir ağaç da değil üstelik. Open Subtitles أنا أيضًا احتاجها، لديّ شيء بوسع الفروة أن تعيده للحياة، وليس شجرة.
    Eolo'nun torunları postu geri almak istediler, çünkü post krala şans getirirdi. Open Subtitles أحفاد إيالوا طلبوا إستعادة الفروة لأنها تجلب حظ الملك
    Örtü' ondan alabilmenin bir yolunu bulabilmek için yenmemeye çalışıyordum. Open Subtitles كنت أحاول ألّا أؤكل لأطول وقت كيّ أتبيّن طريقة لأحذ الفروة منه.
    Şimdi, sizin de bildiğiniz gibi Örtünün gücü yüzünden bir satir seçildi. Open Subtitles الآن، نصف إله الغابة ينجذب بالطبيعة لقوّة الفروة.
    Müttefiklerimiz ve satir Örtü'ye bir adım daha yakınlar. Open Subtitles حلفاؤنا وابن إله الغابة ما يزالون متقدّمون باتّجاه الفروة.
    Eskiden bu Örtü satirleri her gün tuzağa düşürürdü. Open Subtitles هذه الفروة كانت تغوي أنصاف إله الغابة يوميًّا.
    Anlıyorum. Örtü Polyphemus tarafından korunuyor. Open Subtitles أفهم، الفروة يحرسها عملاق صُقلوبيّ.
    Muhtemelen bu Polyphemus Örtü' arayan tüm satirlerin katili. Open Subtitles أرجِّح أنّ ذاك العملاق الصقلوبيّ... هو من قتل كل أنصاف إله الغابة الذين اقتربوا من الفروة.
    Ayrıca bu aptal Örtü'nün de satirleri tuzağa düşürmesi gerekiyordu. Open Subtitles وهذه الفروة الغبيّة يُفترض أن تجذب أنصاف إله الغابة!
    Altın Örtü yaşayan her hangi birini yada şeyi iyileştirebilir... Thalia'nın ağacı da dahil olmak üzere. Open Subtitles الفروة الذهبيّة بوسعها علاج أيّ شخص حيّ أو مخلوق بما يشمل شجرة (تاليا).
    Kahin onun Örtü için Luke ile güreşeceğini söyledi. Open Subtitles تقول الوحي أنّه سيتصارع مع (لوك) على الفروة.
    Şimdi Örtü Luke'da... çünkü ona ben verdim. Open Subtitles والآن (لوك) يحوز الفروة لأنّي أعطيته إيّاها.
    Thalia'nın ağacını kurtarmaya kudreti olan tek şeyin... ve tabi ki evimizin... mitolojik Altın Örtü olduğuna kanaat getirdim. Open Subtitles قررت أنّ الشيء الوحيد القادر على إنقاذ شجرة (تاليا)... وإنقاذ ديارنا، هو الفروة الذهبيّة المذكورة بالأسطورة.
    Fakat lchneutae ve Clarisse zaten Örtü'nün peşinden gidiyor... ve başkasının macerasını kendine saklamak doğru değil. Open Subtitles لكنّ (إيكنتي) و(كيلريس) ذهبا بالفعل وراء الفروة. -ولا يليق أن تقاطع مسعى أحد غيرك .
    Fakat Luke Örtü ile ne yapmak istiyor olabilir ki? Open Subtitles -لكن لمَ (لوكا) يريد الفروة بأيّ حال؟
    Eğer altın postu şehrimize geri getirirsen, krallığı geri vereceğim. Open Subtitles لو انك احضرت الفروة الذهبية فعد إلى مدينتنا و سوف اعيد لك المملكة
    postu çalmama yardım et. Open Subtitles ساعدني في سرقة الفروة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus