Ne yaptığını bildiğini sanıyorsun, ama fazla kurnazlığın sana hayrı olmuyor. | Open Subtitles | انت تعتقد انك تعرف ماتفعله, ولكن مهاراتك اكثر مما قد تفيدك |
Sonra onlara nerde olduğunu bildiğini söyleyeceksin ...parayı aldıktan sonra... | Open Subtitles | ثم ستخبره انك تعرف مكانه بعد المفاوضة تكلم عن عمولتك |
bilirsin ki onlardan 88 tane vardır Hiçbiri sana farklı söylemez. | Open Subtitles | انك تعرف الثمانية والثمانين مفتاحاً فى البيانو، لا أحد يشك فى هذا |
Bence Doktorun çok güçlü olduğunu biliyorsun ve bir çok yerde ona yardım edebilecek bir çok insan var. | Open Subtitles | اعتقد انك تعرف ان الدكتور قوى جدا و يمكنك ان تتصور ان لديه اشخاص كثر فى العديد من الاماكن لمساعدته |
Eminim, bu şato hakkında bilinmesi gereken her şeyi biliyorsunuzdur. | Open Subtitles | ربما تأخذني أنت للتجول في القلعة أنا واثقة انك تعرف كل شئ فيها |
Vurulmak konusunda çok şey biliyorsun tabii. | Open Subtitles | يبدوا انك تعرف الكثير بشأن التعرض لاصابة |
Steiner'ın bir şey yapıp yapamayacağından emin değilim ama benden fazlasını yapabileceğini biliyor olmalısınız. | Open Subtitles | أشكّ في قدرة شتاينير على عمل أيّ شيء لكنّ يحتمل انك تعرف ذلك أفضل منى |
Gerçekten neyin halkının yararına olduğunu benden daha iyi bildiğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد انك تعرف افضل مني ما هو في مصلحة هؤلاء الناس؟ |
Kırk yıldan sonra hakkımda bir şey bildiğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن انه بعد 40 عاما انك تعرف شيئا لعينا عني؟ |
- Hodgins. esmer şeker, sirke-- bu ne olduğunu belirleyemediğm bir karışım ve bunun ne olduğunu bildiğini umuyordum. | Open Subtitles | السكر البني و الخل هناك فقط مركب واحد لم اتمكن من التعرف عليه , وكنت آمل انك تعرف ماهو |
bilirsin ki onlardan 88 tane vardır Hiç kimse sana farklı bir şey söylemez. | Open Subtitles | انك تعرف الثمانية والثمانين مفتاحاً فى البيانو،لا أحد يشك فى هذا |
Şans, sırtını döndüğün güzel bir kadındır çünkü ona sahip olamayacağını bilirsin. | Open Subtitles | الحظ مرأة جميلة ابتعدت عنها بسبب انك تعرف انه من الصعب الحصول عليها |
Pardon. Kızın için en iyisini sen bilirsin tabii ki. | Open Subtitles | اسفة، متاكدة انك تعرف ما الافضل لها |
Sanırım belicoff'un nerde olduğunu biliyorsun | Open Subtitles | اعتقد انك تعرف مكان انترو بلاكوف |
- Rubicon'un ne olduğunu biliyorsun sanırım. | Open Subtitles | أنا على افتراض انك تعرف ما هو روبيكون. |
Bunun gerçek dışı olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | {\fnTraditional Arabic\fs36\b1}حقيقة انك تعرف ان الحقيقة ليست ذا صلة |
Masaya gelen bütün parçaları izlemeye aldığımı biliyorsunuzdur. | Open Subtitles | من الأكيد انك تعرف أنني أُراقب الـجميع فى اللُــعبة |
Neden peşimde olduğunu biliyorsunuzdur herhalde? | Open Subtitles | الساحرة البيضاء؟ أنا اخمن انك تعرف لماذا هي تلاحقني. |
biliyorsun tabii! İhtiyarın ipuçlarını takip et sadece. | Open Subtitles | متأكدة انك تعرف فقط اتبع تعليمات الرجل العجوز |
Vurulmak konusunda çok şey biliyorsun tabii. | Open Subtitles | يبدوا انك تعرف الكثير بشأن التعرض لاصابة |
Steiner'ın bir şey yapıp yapamayacağından emin değilim ama benden fazlasını yapabileceğini biliyor olmalısınız. | Open Subtitles | أشكّ في قدرة شتاينير على عمل أيّ شيء لكنّ يحتمل انك تعرف ذلك أفضل منى |
O zaman bu Inugami hayalet köpeği sizin koruyucunuzsa kim olduğunu biliyor olmalısınız. | Open Subtitles | اذن لو ان هذا الانوجامي شبح الكلب حارسك اذن لا بد انك تعرف من يكون |