Elbette üç olduğunu bilirsin çünkü bildiğim her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | بالطبع أنت تعلم أنها ثلاثة لإنك تعرف كل شيء أعرفه |
Sen de bildiğim her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | لكن على حد علمي إننا نعرف بعضنا جيدا أنت تعرف كل ما أعرفه |
Eğer rüyanda beni görüyorsan, bildiğim her şeyi bilmelisin. | Open Subtitles | ان كنت تحلم بي يتعين ان تعرف كل شيئ اعرفه |
O her şeyi duyar, görür, bilir. | Open Subtitles | انها تسمع كل شيء , ترى كل شيء تعرف كل شيء |
Radyodaki aptal şarkıları söyler durur. Bunları bilir. | Open Subtitles | دائما ما تغنى مقطوعات سخيفه من الراديو تعرف كل هذا الهراء |
Şu heriflerin kullandığı hattı kullanacağım. | Open Subtitles | كيف تعرف كل هذا ؟ |
bildiğim her şeyi biliyorsun. Hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أنت تعرف كل ما أعرفه لا أعرف شيئاً |
Benim bildiğim her şeyi biliyor. | Open Subtitles | انها تعرف كل شئ أعرفه |
Benim bildiğim her şeyi sen bilmiyorsun. | Open Subtitles | انت لا تعرف كل ما اعرفه |
- bildiğim her şeyi bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرف كل شيء أفعله |
Hiç duymamış. O, arabalar hakkında her şeyi bilir. | Open Subtitles | لم تسمع عنه أبداً وهي تعرف كل شيء عن السيارات |
Aşk, cazibe ve baştan çıkarma hakkında her şeyi bilir. | Open Subtitles | إنها تعرف كل ما يجب معرفته عن الحب, السحر و الإغراء |
Sanırım, Bunu bayan Leung'a sormalısınız. O herşeyi bilir. | Open Subtitles | حسنا اسأل الانسة لونج فهى تعرف كل شئ عنه |
Tanrılar herşeyi bilir, sanırım... herşeyi duyarlar da. | Open Subtitles | حسنا، فإن اللآهه تعرف كل شىء دعنا نفترض أنهم يسمعوننا ايضا |
Şu heriflerin kullandığı hattı kullanacağım. | Open Subtitles | -كيف تعرف كل هذا ؟ |