Faktör 5 Leiden eksikliği varsa da başka bir pıhtı daha atar. | Open Subtitles | و ان كان مصابا بنقص العامل ليدن 5 فستتشكل لديه جلطة أخرى |
Beş yıl içinde pıhtı oluşma ihtimali önemli derecede azalır ve felç riski azalmaya devam eder. | TED | بعد خمس سنين، تقل فرصة حدوث جلطة بشكلٍ هائل، وتستمر فرصة حدوث سكتة دماغية في الانخفاض. |
Sanırım omuriliğinin yukarı kısımlarında MR'da görülmeyen bir kan pıhtısı var. Açacağım. | Open Subtitles | أظن أن الأشعة لم توضح جلطة في عموده الفقري |
-Dur, şimdi kalp krizi geçireceğim. -Hayır, o krizleri geçiren benim. | Open Subtitles | توقف سوف أصاب بجلطة قلبية لا أنا من لديه جلطة قلبية |
Kanamadan iki buçuk hafta sonra, cerrahlar müdahale edip beynimdeki konuşma merkezlerine baskı yapan golf topu büyüklüğünde bir pıhtı çıkardılar. | TED | بعد أسبوعين ونصف من النزيف تدخل الجراحون وأزالوا جلطة دموية بحجم كرة الجولف والتي كانت تضغط على مراكز اللغة عندي |
Pulmoner arterindeki pıhtı akciğerlerine giden oksijeni kesecek ve hipoksiden öleceksin. | Open Subtitles | مَع جلطة في شريانك الرئوي، سأقطع عنك الأوكسجينَ إلى رئتينك و ستموت بالإختناق |
Ona kan inceltici veririz ve koma pıhtı yerine kanamaya neden olursa, onu öldürürüz. | Open Subtitles | إذا أعطيناه مخفف للدم و الغيبوبة نتجت عن نزيف و ليس جلطة ربما نفتله |
- Sağ akciğer arterinde bir pıhtı var. | Open Subtitles | هناك جلطة في الشريان الرئوي الأيمن انه كبير |
Uzun süre hareketsiz uçan insanların bacaklarında pıhtı oluşup emboli atarak PFO yoluyla beyne ulaşabilir. | Open Subtitles | الطيارون يبقون ثابتين لفترات طويلة قد تكون جلطة في الساق انتقلت إلى الدماغ عبر |
Ne kalp yetmezliği ne de sirozu var. Yani pıhtı olmalı. | Open Subtitles | لا يوجد قصور قلبي أو تليّف كبدي هذا يعني لا بد من أن تكون جلطة |
Bir emboli. Yani kan pıhtısı. Akciğer kanserlerinde sıklıkla görülür. | Open Subtitles | انسداد بالوعاء الدموي جلطة منتشرة بسرطان الدم |
Kasığında bir kan pıhtısı. | Open Subtitles | أنه قد يكون لديها ما كان عندك جلطة بالفخذ |
Bacağında kan pıhtısı yoktu. Anjiyosu tamamen temizdi. | Open Subtitles | لم يكن هناك جلطة بساقها الأشعة نظيفة تماماً |
Ağır bir felç geçirdikten sonra, onun yaşlanmayan ruhu, bedenindeki değişimleri hassasiyetle izliyor ve ona yardım edenlere minnettar. | TED | بعد جلطة دماغية سيئة جدًا. شاهدت روحه دائمة الشباب التغيرات في الجسم بشفافية، وهو مُمتن للناس الذين يساعدوه. |
Bütün bunlar bir araya gelince, bu değişiklikler kalp krizi veya felç geçirme riskinizi arttırır. | TED | معا، يزيد هذان العاملان احتمال إصابتك بأزمة قلبية أو جلطة دماغية. |
Evet. Tümör, kriz ve felç yok. | Open Subtitles | اجل لا اثار لاي شيئ في جسمه ولايوجد جلطة |
-Dur, şimdi kalp krizi geçireceğim. -Hayır, o krizleri geçiren benim. | Open Subtitles | توقف سوف أصاب بجلطة قلبية لا أنا من لديه جلطة قلبية |
- İnme riskini çok arttırır. - Masada ölmemiş olur en azından. | Open Subtitles | ـ هذه مخاطرة كبيرة بحدوث جلطة ـ قبل أن تموت على الطاولة |
Kan pıhtılaşması. Bacağınızda bir damarı değiştirdiler. | Open Subtitles | أنها جلطة دمِّ, إستبدلوا شرياناً في ساقِكَ |
Aslında, iki kez felç geçirmiş. Beyni incelerken, iskemik felce dair kanıt buldum ki bu, beyne giden kanın kesilmesiyle oluşan bir süreç. | Open Subtitles | عند فحص دماغها وجدت أثر جلطة دماغية عملية يقف فيها الدم من الضخ إلى المخ |
Kalpte olursa kalp krizi, ciğerde olursa pulmoner embolizm, beyinde olursa inme olur. | Open Subtitles | إن كان بالقلب يكون أزمة قلبية إن كان بالرئة تكون ذبحة صدرية إن كان بالمخ يكون جلطة أصابتني في عضلات فخذي |
Beyin kanaması geçirdiğini kabul edeceğiz, ama hafif geçirdi diyeceğiz. | Open Subtitles | سنعترف بأنه تعرّض لجلطة دماغية ولكننا سنقول بأنها جلطة خفيفة |
Doktorlar beyninde bir kan pıhtısının olabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | الأطباء يعتقدون أنه كان هناك جلطة دموية بدماغها |
Geçirdiği nöbet, bir damak tıkanıklığı ya da anevrizma geçirdiğini gösteriyor. | Open Subtitles | أترى ، أنا أعتقد أن النوبة التى حدثت لها تدل على أن عندها جلطة أو تمدد فى الأوعية الدموية |