Neler döndüğünü anlayana kadar bu soruşturmanın şüphelisi sensin. | Open Subtitles | حتى أعلم ما يجري، أنت شخص مطلوب في التحقيقات |
Ne olduğunu anlayana kadar, gizli kalmasını istedim. | Open Subtitles | أردت إبقاء الاجتماع سراً حتى أعلم ما كان يحدث |
Benim sınırlarım, birisine güvenebileceğimi anlayana kadar. | Open Subtitles | لديّ حدود حتى أعلم بمن يجب أن أثق |
Hayır, herşeyi bilene kadar toplanıp hiçbir yere gitmiyoruz... Tanrıya yemin olsun, Christina, | Open Subtitles | كلا ، لن نذهب إلى أي مكان ، حتى أعلم تماماً |
- Kızımız ortada yok. İyi olduğunu bilene kadar buradan ayrılmıyorum. Onu bulacağız, Dalia. | Open Subtitles | ابنتنا مفقودة أنا لن أغادر حتى أعلم أنها على ما يرام |
Onu sana kimin verdiğini bilmediğim sürece o şey benim işime yaramaz. | Open Subtitles | هل تعلم هذا الشئ غير نافع لى حتى أعلم من أعطاه لك |
Onu sana kimin verdiğini bilmediğim sürece o şey benim işime yaramaz. | Open Subtitles | هل تعلم هذا الشئ غير نافع لى حتى أعلم من أعطاه لك |
Başkanın durumundan emin olana kadar, hiçbir operasyona yetki vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أصرح بأي عمليةٍ حتى أعلم حالة الرئيسة |
Ne olduğunu öğrenene kadar bir gün dahi vazgeçemem. | Open Subtitles | أنا لا يمكن أن أستسلم أبداً، من يوم واحد حتى أعلم ما حدث |
Kim olduğunu anlayana kadar ölemem. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أموت حتى أعلم |
Ama Elena'nın güvende olduğunu bilene kadar bunu yapamam. | Open Subtitles | لكن لا يسعني فعل هذا حتى أعلم أن إلينا بأمان |
Onun dışarıda olduğunu bilene kadar bu saçmalığı imzalamıyorum. | Open Subtitles | لن أوقع حتى أعلم انه خرج |
Hazır olana kadar sadece anevrizma onarımı yapacaktım ve bugün başında el bombasıyla yaşayan bir kadın geldi. | Open Subtitles | كنتُ أجري فقط عمليات تمدّد الأوعية الدمويّة حتى أعلم أنّني جاهزة و بعدها اليوم |
Dinle, dilersen beni ta cehenneme kadar götürebilirsin ancak kızımın güvende olduğunu öğrenene kadar olmaz. | Open Subtitles | اسمع، أنت يمكنك أن تقودنى كل الطريق إلى الجحيم إذا كنت تريد ولكن ليس حتى أعلم أن ابنتي فى آمن. |