Tam ofisten çıkarken patron bu dosya yığını ve iki yardımcısıyla geldi dedi ki, "Ted, bunları yarın sabaha kadar temizle." | Open Subtitles | كنت اغادر مكتبى عندما دخل المدير و معه كومه من السجلات مع اثنين من المساعدين وقال ,راجع هذه حتى صباح الغد |
Kanınızı, yani benim kanımı yarın sabaha kadar analiz etmeyecekler. | Open Subtitles | لن يختبروا دمكِ.. دمي حتى صباح الغد لذا، سيتوجب علينا.. |
Yarın sabaha kadar o mesaja cevap vermeyeceğine söz ver. | Open Subtitles | عديني أنكٍ لن تردي على تلك الرسالة حتى صباح الغد |
Hayır, efendim. Orada kimse yok. Pazartesi sabahına kadar da kimse olmayacak. | Open Subtitles | كلا يا سيدى لا توجد أى عربه تليفريك .. و لن توجد أى واحده حتى صباح يوم الإثنين |
Pazartesiden çarşamba sabahına kadar, ...yemeyi, uyumayı hatta okulu unutarak. | Open Subtitles | من غسق الإثنين حتى صباح الأربعاء ناسية الغذاء .. النوم و المدرسة |
Yarın sabaha kadar ödemediğiniz takdirde, sizi evden çıkaracağız. | Open Subtitles | إذا لم يتم الدفع حتى صباح باكر فسوف يتم إتخاذ الإجراءات اللازمه |
Yarın sabaha kadar ödemediğiniz takdirde, sizi evden çıkaracağız. | Open Subtitles | إذا لم يتم الدفع حتى صباح باكر فسوف يتم إتخاذ الإجراءات اللازمه |
En azından sabaha kadar püskürtemeyeceğimizi. | Open Subtitles | ونحن لا يمكن إخراجهم خارجاً، على الأقل ليس حتى صباح اليوم. |
Seni öldürmek için yarın sabaha kadar vaktimiz var. Bu arada... | Open Subtitles | لدينا وقت حتى صباح الغد قبل أن نقتلكِ فعلاً |
Yangını başlatanın o olduğunu biliyorduk ama nereden geldiğini anlamamıştık ta ki bu sabaha kadar. | Open Subtitles | كنا نعلم أنه هو السبب فى الحريق لكن مالم نعلمه هو من أين أتى حتى صباح اليوم |
Onu sabaha kadar morga götürecekler. | Open Subtitles | اسمع , سيقومون بنقلها الى ثلاجة الموتى حتى صباح الغد |
Sence sabaha kadar daha da büyür müyüm? | Open Subtitles | هل تعتقدين اننى استطيع ان اكبر حتى صباح الغد؟ |
Yani siz bu uzay gemisinin yarın sabaha kadar açıImayacağını mı söylüyorsunuz? | Open Subtitles | أنت تقول لي أن هذا سفينة الفضاء لا تفتح مرة أخرى حتى صباح الغد؟ |
Geç aradığım, sabaha kadar dışarda kaldığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لم أكن حتى وقت متأخر من الكلمة وبقي بها حتى صباح هذا اليوم. |
Her şey normal gözüküyordu ta ki ertesi sabaha kadar. | Open Subtitles | بدا كل شيء طبيعياً حتى صباح اليوم التالي |
Beslenebilecek kadar ısınabilmek için sabaha kadar beklemek zorundalar. | Open Subtitles | كل ما عليهم الإنتظار حتى صباح اليوم التالى ويدفئون أنفسهم ثانيهً بما فيه الكفايه للتغذيه مره آخرى |
En azından yarın sabaha kadar hiçbir uçak buraya gelemiyor ve hiçbir uçak buradan gidemiyor. | Open Subtitles | لا طائرات ستهبط و لا طائرات ستخرج حتى صباح الغد |
Bay Alprin ben de pazartesi sabahına kadar erteleme istedim çünkü sivil polisler uykuya düşkündür o yüzden mahkemeye gelmemezlik etme, tamam mı? | Open Subtitles | سألتك عن الإستمرار حتى صباح الإثنين لأن نائب الشرطة يحب النوم في لا يفوتنا أن تظهرى في المحكمة، موافقة؟ |
Şükran Günü sabahına kadar misafirin erkek olduğunu söylemedim. | Open Subtitles | لم أخبرها أنني دعوت صبياً حتى صباح يوم عيد الشكر |
Ama benim diyeceğim şey, eğer pazar sabahına kadar bekleyebilirseniz, Google uydusu Pasadena'nın üzerinden geçecek. | Open Subtitles | ما كنت سأقترحه أنكم لو مستعدون للإنتظار حتى صباح الأحد ، قمر جوجل الصناعي |
Bu sabah ben çıkarken öyleydi. | Open Subtitles | حتى صباح اليوم |
Bir sürü teste girmeniz gerekiyor bu yüzden sabaha dek bir şey yemeyin. | Open Subtitles | يجب أن تخضع لإختبارات كثيرة ، لذلك لا تأكل حتى صباح الغد |
Yarın sabahtan önce gelmezsin sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت أنك لن تعود للمنزل حتى صباح الغدّ |