| Burada kalacağız ve biri gelene kadar dayanacağız, tamam mı? | Open Subtitles | . سنظل هنا ننتظر حتى يأتي شخصً ما حسناً ؟ |
| Kendimi gündüz personeli mesaiye gelene kadar... odama kilitleyecem, tamam mı? | Open Subtitles | سوف أحبس نفسي في غرفتي حتى يأتي طاقم الصباح ، حسن؟ |
| General Kenobi takviye birlikleriyle gelene kadar burada kalacağız, Yüzbaşı. | Open Subtitles | أيها القائد ، سنبقى هنا حتى يأتي الجنرال كينوبي بالدعم |
| Aslında, kuzenim şehre gelinceye kadar otelde kalmam için bana para vermişti. | Open Subtitles | في الواقع هو حجز لي في فندق صغير حتى يأتي إلى المدينة |
| Bu yüzden otobüs gelene kadar yapacak başka bir şey bulabilir misin? | Open Subtitles | لذا إن كنت تستطيع أن تجد شيئاً آخر لتفعله حتى يأتي الباص؟ |
| Ama bu ofise güvenebileceğim birisi gelene kadar beklemeyi tercih ederim. | Open Subtitles | لكنني أفضل الإنتظار حتى يأتي شخص أثق به في هذا المكتب |
| Suçlularınız neye sahip olduklarından bihaber. Sessiz ol. Avukat gelene kadar dışarıda bekleyin. | Open Subtitles | مجرمينك لا يعلمون مدى سهولة القبض عليهم انت انتظر بالخارج حتى يأتي المحامي |
| Annesi hastalanmış, doktor gelene kadar yanında kalmaya söz verdim. | Open Subtitles | والدتها مريضة و أنا وعدتها بالبقاء حتى يأتي الطبيب |
| Emin değilim, ama o gelene kadar sen babanın yanına girebilirsin. | Open Subtitles | لست متأكدًا, لكنك تستطيعين الأستمرار مع والدك حتى يأتي هنا |
| Peki, şimdi anneme mektubu veriyor muyuz yoksa babam gelene kadar bekleyip ona çifteliyi mi vereceğiz? | Open Subtitles | إذن، هل نعطي أمي الرسالة الآن.. ؟ أو ننتظر أبي حتى يأتي للمنزل ونعطي الرسالة لهم.. |
| Sahibi gelene kadar şu köpeği dondurucuya atsana. | Open Subtitles | إرمي ذلك المغفل في احدى المجمدات حتى يأتي مالكه |
| Martha da yeni biri gelene kadar papaz evine bakıyor ama hiç kimse gelmeyecek. | Open Subtitles | مارثا ترعى الكنيسة حتى يأتي الواعظَ الجديدَ الذي لن يأتي أبداً. |
| Ailesi gelene kadar onun için en iyi yer olur diye düşündüm. | Open Subtitles | إعتقدت بأنه أفضل مكان له حتى يأتي أحد أفراد عائلته |
| Bu prostat yüzünden olabilir ama biopsi sonuçları gelene kadar bilemeyiz. | Open Subtitles | قد يكون من التهاب البروستاتا ولكننا لازلنا لسنا متأكدين حتى يأتي فحص العينة |
| Nesin sen, deli mi? Az önce DA'le konuştum. Robertson ve avukatları gelene kadar kimse oraya giremez. | Open Subtitles | لقد تلقيت اتصالاً من المدعي العام بأن لا يدخل أحد عليه حتى يأتي المحامي |
| Hayır, bu sadece, gerçek aşk gelene kadar kendimizi oyalamanın bir yoludur. | Open Subtitles | لا, هذا ما نفعله لنلهي انفسنا فقط حتى يأتي الحب الحقيقي |
| Tamam o zaman. Ben Binbaşı gelene kadar sokakları bir dolaşayım. | Open Subtitles | حسنا ، سأخرج إلى المنطقة حتى يأتي مشرف العمليات |
| Yeterli yiyeceğimiz var. Amcası gelinceye kadar bekleyeceğiz. | Open Subtitles | لدينا الكثير من الطعام وسوف ننتظر حتى يأتي عمه |
| Bazen birşey hakkında nasıl hissettiğini, biri gelip de sana mükemmel bir şekilde açıkça anlatana kadar farkına varamıyorsun. | Open Subtitles | لا تدري حقيقة شعورك تجاه شيء ما حتى يأتي شخص مثلك ويوضح الأمر تماماً. |
| Bebek doğana kadar delice hareket edemeyecek miyim yani? Hayır. | Open Subtitles | إذن ماذا ، لايمكني أن أكون مجنوناً مرةً أخرى حتى يأتي الطفل ؟ |
| Ayrıca Garnie'ye yardım etmek için para biriktireceğimize ve de Gum eve dönene kadar ayaklarımızın üzerinde duracağımıza ant içeriz. | Open Subtitles | ونقسم أيضا على أننا سنكسب مالا لنساعد جارنيه ونساعد أنفسنا أيضا ، حتى يأتي جام |
| Cidden oturup adamın bize gelmesini mi istiyorsun? | Open Subtitles | أتريد الانتظار حتى يأتي هذا الرجل إلينا؟ |