| Çoğu Kuzey Koreli ailelerinden ayrılmışlardı ve yeni bir ülkeye vardıklarında hayatlarına Parasız ya da çok az parayla başlayacaklar. | TED | العديد من الكوريين الشماليين قد إفترقوا عن عائلاتهم، وحين يصلون إلى دولة جديدة، يبدأون بمبلغ ضئيل أو دون مال إطلاقاً. |
| Neye uğradıklarını anlamadan kendilerini beş Parasız, aç bilaç bulurlar. | Open Subtitles | بعد فنترة وجيزة جداً يجدون أنفسهم دون مال أو طعام |
| Parasız ve İşsiz eski bir mahkum tespihe ihtiyaç duymaz. | Open Subtitles | محتال سابق دون مال أو عمل بحاجة للمصلين الذين يدفعون المال |
| Harika çünkü Para olmadan o yeteneğin bi boka yaramaz | Open Subtitles | هذا عظيم للغاية لأنه من دون مال لا يمكنك أن تتقدمي بموهبتك لأي مكان |
| Para olmadan gelirseniz silah da olmaz. | Open Subtitles | ... لو أتيتم دون مال ليس لكم عندي سلاح |
| - Hayatını beş Parasız yaşamaya çalış anne baban olmadan. | Open Subtitles | لماذا عدت إلى هنا ؟ فلتحاول أن تعيش لوحدك، من دون مال من دون والديك |
| Beş Parasız, kadınsız ve dostları olmadan ölürler. | Open Subtitles | و يموتون دون مال أو امرأة أو صديق |
| Oradaki hesap hayatımdaki en saf şeydi. Ot, senin Parasız zamanları atlatabilmeni sağlar. | Open Subtitles | الحشيش ستجعلك تمر بأيام من دون مال |
| Yalnız, kaybolmuş, Parasız, dillerini konuşamayan. | Open Subtitles | وحيده,ضائعه,من دون مال و لا اتحدث اللغه |
| Burada Parasız kalamazsın. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نبقى هنا من دون مال. |
| Gecekonduda veya öyle berbat bir yerde büyümedim, ama Parasız yetişmenin ne olduğunu da aileyi geçindirebilmenin zorluğunu da bilirim. | TED | إنني لم أتربي في الأحياء العشوائية الفقيرة أو أي مكان يشبهها في البؤس ، ولكني أعرف جيداً ماذا يعني ان تنشأ دون مال ، أو القدرة على إعالة أسرتك . |
| Parasız seyahat edemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك السفر دون مال. |
| Tuzukuru Hanım oğlanı Parasız yolluyor. | Open Subtitles | السيدة (سالتين) ترسل رسولها من دون مال. |
| Para olmadan Paris | Open Subtitles | باريس) دون مال) |