"زغب" - Traduction Arabe en Turc

    • tüy
        
    • tüyü
        
    • tüylü
        
    • Surat
        
    • tüyler
        
    • tüyünde
        
    Aynı zamanda, tüyler dinozorların vücutlarına yayılarak seyrek tüy parçalarından bacaklarına kadar uzanan yoğun tüylere dönüştü TED في الوقت نفسه، الريش انتشر عبر جثث الديناصورات، وتحول من بقع متفرقة من زغب إلى ريش كثيف، الذي انتشر وصولاً إلى أرجلهم.
    Saçında neden halı tüyü var? Open Subtitles لماذا لديه كل هذا زغب السجادة في شعره؟
    Kafasında ok olan, kabarık tüylü, devasa bir canavar. Karıştırması zor sayılır. Open Subtitles إنه حيوان عملاق و زغب لديه سهم على رأسه من الصعب تفويته
    Tanrım, evet. Şeftali Surat, Çıngırak. Geri kalanını hatırlayamıyorum. Open Subtitles اذكر منها,زغب قشر الخوخ,اجراس الادغال لقد نسيت البقية
    İnce tüyler. Bedenin yeni kıl üreterek seni sıcak tutmaya çalışıyor. Open Subtitles زغب الجنين، يحاول جسمك إبقاءك دافئة عبر إفرازه المزيد من الشعر.
    Şimdi bence senin kara hindiba tüyünde iş var. Open Subtitles فكما ترى، أعتقد أنّ لديك شيئاً ...مع زغب الهندباء خاصتك
    Alt dudağından tüy salgılamışsın. Open Subtitles تنبت زغب صغير أسفل شفتك السفلى
    Bilirsiniz, tüy sorunu. Open Subtitles أنتم تعلمون زغب هذا كل شيء
    Küçük bir tüy vardı üstünde, küçük bir iplik. Open Subtitles كان عليه زغب صغير نسالة صغيرة
    - Evet. Kuş tüyü. Open Subtitles -أجل، زغب .
    Güzel bir kemeri ve deri bir papyonu ve şapkasından sarkan sevimli tüylü bir şeyi vardır. Open Subtitles يرتدى حزام أنيق و رباط عنق من الجلد و كان هناك زغب لطيف يتدلى من رأسه
    Bu kral değil. tüylü bir kokarca. Open Subtitles إنه ليس ملك إنه زغب
    Küçük, sımsıcak ve kıvırcık tüylü... Open Subtitles شيئ صغير، دافئ، عليه زغب
    Adalet için bir yumruk attım. Kimse bana Şeftali Surat diyemez. Open Subtitles ـ لا اسمح لاحد ان يدعوني زغب قشر الخوخ
    Şeftali Surat mı? Open Subtitles ـ زغب قشر الخوخ؟
    Çok güzel bir renk yelpazesi ortaya koyuyorlar: kargaları andıran parlak, koyu renkli tüyler, siyah ve beyaz şeritler veya parlak kırmızı benekler. TED أنها تكشف عن مجموعة جميلة من الألوان: ريش لامع، زغب غامق، تذكرنا بالغربان، شرائط متناوبة من الأسود والأبيض، أو بقع من الأحمر الفاقع.
    Çene kazağı, yüzdeki tüyler, yüz maskesi. Open Subtitles بلوز ذقني، زغب وجهي، hickey hiderي.
    Şimdi bence senin kara hindiba tüyünde iş var. Open Subtitles فكما ترى، أعتقد أنّ لديك شيئاً مع زغب الهندباء خاصتك...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus