"زمناً" - Traduction Arabe en Turc

• zamanlardı
• zaman önce
• uzun süre
• uzun zaman

Başka zamanlardı başka bir ben vardı.
كان ذلك زمناً مختلفاً وكنتُ شخصاً مختلفاً

1950 yılları herkesin birbirine güvendiği zamanlardı. Güven bana, o zamanlarda yaşadım.
حسناً، الخمسينيات كان زمناً أعمر بالثقة بكثير، ثق بي، عشت في هذه الحقبة

Kolay ve güzel zamanlardı.
كان زمناً عادياً، وجميلاً

Annesinin bu toprakları, çok uzun zaman önce terk ettiğini ummuştum.
امه الذي تمنيت بانها تركت الآرض منذ زمناً طويل

Uzun zaman önce, asla kullanmayacağımıza dair yemin ettiğimiz başka bir güç kaynağını, kullanmalı mıyız?
هل يجب أن نستغل مصدراً آخر للطاقة؟ المصدر الذي أقسمنا زمناً طويلاً ألاّ يستخدم.

uzun süre hapisteydim. Çok kötü günler geçirdim.
نفذتُ حكماً بالسجن قضيتُ زمناً عصيباً لفترة طويلة

Bir adamın bisikletine binip öne oturmayalı uzun zaman olsa gerek.
لابدّ أنّ زمناً قد مضى على ركوبكِ على مقود لدرّاجة رجل.

Casusluk yapmanın tehlikeli olduğu zamanlardı.
"كان زمناً خطيراً للجواسيس."

"Yastığındaki gözyaşlarını çok uzun zaman önce kuruttun.
"وأن الدموع على وسادتك تأخذ زمناً طويلاً لتجف."

Uzun zaman önce, aklımda bir fikir vardı.
منذُ زمناً بعيد أتتني هذه الفكرة

Benim babam uzun zaman önce öldü.
ابي مات منذ زمناً طويل

Chuck beni karanlığına o kadar uzun süre hapsetti ki nasıl bir his olduğunu unuttum.
سحبني تشاك في ظلماته زمناً طويلاً فنسيت كيف كان ذلك الشعور

Kendime senin için çok uzun süre tanıştığım bir adama benzeyen biri dedim.
... أقول لنفسى هذا الرجل يشبه شخص ما قابلته من زمناً بعيد

Bazı çalışmalar olabilir, uzunlamasına çalışmalara, ki bunlar da çok paraya mal oluyor ve uzun zaman gerektiriyor.
ربما توجد بعض الدراسات، بعض الدراسات الطوليّة. التي تكلّف المال وتأخذ زمناً طويلاً.

- Seninle az takılmadık. - Bu çok uzun zaman önceydi.
لقد قضينا زمناً طويلاً في الشارع سوية- هذا منذ زمن بعيد-