| Dolores, bu filmi bitirmek için beş günüm var. | Open Subtitles | دلوريس، ليس أمامي سوى خمسة أيام لأنجز هذا الفيلم |
| Pemberley'e, büyüdüğüm yere, beş mil uzaklıkta. | Open Subtitles | لاتبعد سوى خمسة أميال عن المكان الذى تربيت فيه بمبرلى |
| İlgini çekecek bir şey daha var ki Pemberley'den beş mil kadar uzak ve ününü o büyük malikaneye borçlu. | Open Subtitles | ولكن قد تكون لها سلبية واحدة في نظرك فهي لا تبعد عن بيمبيرلي سوى خمسة اميال ويدين معظم ازدهاره لذلك العقار العظيم |
| Acele etsek iyi olur. beş dakikamız kaldı. | Open Subtitles | من الأفضل أن نسرع ، لم يبقى سوى خمسة دقائق |
| Dediklerine göre adada yalnız beş kişi yaşıyormuş, üçü biziz kalan ikisinin de aklı bizimki kadarsa, vay haline bu memleketin! | Open Subtitles | لا يوجد في هذه الجزيرة سوى خمسة سكان و نحن ثلاثة منهم فإذا كان للاثنين الباقيين دماغاً مثل دماغنا فعلى الدولة السلام |
| Listede sadece beş kişilik yerimiz kaldı ve o kesinlikle güçlü bir aday. | Open Subtitles | لسنا نملك سوى خمسة أماكن في جدولنا للخريف لكنه بالتأكيد مُرشح قويّ. |
| Kaptan ölmüştü. Sadece beş kişi hayatta kalabildi. | Open Subtitles | مات القبطان ولم ينجُ سوى خمسة أشخاص |
| Yine de onun hakkında sadece beş satır var. | Open Subtitles | أجل، أنت لم تكتب عنها سوى خمسة أسطر. |
| - Ceplerinde beş dolar bile yok. | Open Subtitles | لا يبدو أن معهما سوى خمسة دولارات |
| Sadece beş gündür görevdeydim. | Open Subtitles | كان لم يمض على تعييني سوى خمسة أيام |
| Sadece beş gün kaldım. Kalmayacağım iki gün için bana 58 dolar borcunuz var. | Open Subtitles | لم أبقى سوى خمسة أيـّام ...أنت مدين لي بثماني وخمسون دولاراً |
| Kahretsin, geriye beş gün kaldı... | Open Subtitles | اللّعنة، لم يبقَ أمامنا سوى خمسة أيام. |
| - Aynı anda anca beş tane alabildim. | Open Subtitles | لم يكن بوسعي شراء سوى خمسة قبور معا |
| Sadece beş kişiydik. | Open Subtitles | نحن لم نكن سوى خمسة |
| Ailemle birlikte geçirebileceğim yalnızca beş günüm kaldı. | Open Subtitles | -لم يبقى سوى خمسة أيام على يوم الآباء |