| binlerce işlemci, bir terabayt hafıza, milyarlarca bayttan oluşan bir hafıza. | TED | عبارة عن آلاف المعالجات، تيرابايت ذاكرة، تريليونات بايت ذاكرة. |
| Durumumu anlamalısın. binlerce insandan ben sorumluyum. O mekanda yılda 100 milyon dolar dolaşıyor. | Open Subtitles | اسمع نيك,انا مسؤول عن آلاف الناس إنها 100 مليون دولار كل عام |
| Burada binlerce binadan bahsediyorum ve bu işleri yapmak için tam olarak 3 saat 15 dakikamız var. | Open Subtitles | و نبدأ بالبحث في المدارس و أ'ني فورا اتحث عن آلاف المباني ضمن حدود المدينة و امامنا ثلاث ساعات و15 دقيقة للقيام بذلك |
| Gulag'dan binlerce siyasi mahkum serbest bırakıldı. | Open Subtitles | أُفرج عن آلاف المعتقلين السياسيين من معسكرات الجولاج |
| Peki gözlerini dikmiş bizi izleyen binlerce insan ne olacak? | Open Subtitles | واو لكن ماذا عن آلاف الناسِ الذيين سَيُحدّقُوا فينا؟ |
| binlerce dolarım var ama hiçbiri senin için değil. | Open Subtitles | يمكنني الاستغناء عن آلاف الدولارات لكن ليس لك |
| Tüm Avrupa ülkelerinden gelen raporlara göre ülkeden kaçmak için binlerce insan yollara dökülmüş. | Open Subtitles | هنالك تقارير من كل دولة في أوروبا عن آلاف الناس يتجهون نحو الريف ليهربوا |
| Ordularımızı takip eden ve bizi yavaşlatan binlerce göçmeni geride bırakmadı. | Open Subtitles | فهو لم يتخلّ عن آلاف اللاجئين الذين تبعوا قواتنا وابطأوا من انسحابنا |
| binlerce evin suyu kesildi. Belediye 1 saat içinde sorunu çözecektir. | Open Subtitles | سينقطع الماء عن آلاف الناس، ستهتمّ البلديّة بهذا الأمر خلال ساعة تقريباً |
| Yani binlerce çalışandan bahsediyoruz -- içlerinden herhangi biri bizim bilgisayar delisi manyağımız olabilir. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن آلاف الموظفين، أية أحد منهم قد يكون رجلنا المهووس بالكمبيوتر |
| Kaplanın gelmesinden memnun olacak olan binlerce ziyaretçi adına, teşekkür ederim. | Open Subtitles | أقدم لك الشكر نيابة عن آلاف الزوار الذين سيشاهدون النمر لسنين قادمة |
| 10 yıldan fazla bir süre. Kayıt arşivine giren binlerce polisten biri olabilir... | Open Subtitles | هذا منذ أكثر من عشر سنوات أنتم تتحدّثون عن آلاف الضباط يدخلون |
| Ama binlerce yıl çürümekten ve yok olmaktansa bu göz açıp kapayıncaya kadar son bulacak. | Open Subtitles | ولكن بديلاً عن آلاف من السنين فى الفساد والتقدم .كل هذا سينتهي فى غمضة عين |
| O halde size, el koymuş olduğum binlerce B613 dosyasından bahsetmeme gerek yok. | Open Subtitles | إذاً، أفترض أنه لا يجدر بي إخبارك عن آلاف الملفات المصادرة عن الوكالة الحكومية السرية |
| Hükümet 1947 yılındaki... binlerce gizli belgeyi sınıflandırmamış. | Open Subtitles | كشفت الحكومة عن آلاف المسوّدات من ملف سري يعود تاريخه إلى 1947 |
| binlerce potansiyel hakkından mahrum kalmış seçmen söz konusu. | Open Subtitles | نحن نتحدث عن آلاف الناخبين المحتمل المحرومين. |
| Eğer daha bu ilk adımı beceremiyorsanız, Amerikan dış politikasında ustalaşmak için öğrenmeniz gereken binlerce bilgiyi de araştıracak mısınız? | TED | إذا لم تستطع القيام بتلك الخطوة الأولى، هل أنت حقاً سوف تقوم بالبحث عن آلاف الحقائق الأخرى التي سوف تحتاج إلى أن تعرفها لإتقان معلوماتك بالسياسة الخارجية الأمريكية؟ |
| Problemin bir kısmı da Batı'da ve Uzak Doğu'daki birkaç mega şehir dışında, binlerce şehir hakkında hiçbir bilgimiz yok. Afrika, Latin Amerika, Asya; nüfus artışının %90'ının gerçekleşeceği yerler. | TED | وجزء من المشكلة أنه بعيدًا عن المدن الضخمة في الغرب والشرق الأقصى، نحن لا نعلم الكثير عن آلاف المدن في أفريقيا، وأمريكا اللاتينية، وآسيا، حيث سيكون 90 بالمائة من إجمالي النمو السكاني في المستقبل. |
| Steroitler üzerinde birbirine bağlı binlerce bilgisayardan oluşan süper bilgisayarların gücüyle, grip ve hepatit C'nin karmaşıklıklarını ortaya çıkarabiliyorduk. | TED | بقوة الحوسبة الخارقة، والتي تعد أساسًا، عبارة عن آلاف الكمبيوترات، متصلة في ستيرويدات، كنا قادرين على كشف تعقيدات الإنفلونزا، وإلتهاب الكبد الوبائي سي. |
| Ama on binlerce Amerikalı'nın hayatından bahsediyoruz. | Open Subtitles | ولكننا نتحدث عن آلاف الأرواح الأمريكية |