| Geçen sene, onu hergün hastaneye götürdüm. | Open Subtitles | في العام الماضي، فأخذته إلى المستشفى كل يوم. |
| Onu bildiğim en seksi olmayan yere götürdüm. | Open Subtitles | فأخذته إلى مكان غير الجنسي الأكثر كنت أفكر فيه. |
| Size bir not bırakmak istediğini söyledi, bende onu odaya götürdüm. | Open Subtitles | قال انه يريد أن يترك لكم رسالة فأخذته للمهجع |
| Evet, saçı gözlerinin önüne geldiği için sağa sola çarpıyordu bu yüzden onu köşedeki berbere götürdüm. | Open Subtitles | نعم , كان لي الانفجارات للعيون وكذلك فأخذته إلى الحلاق ركنية. |
| Onu götürdüm ve anahtarı olup olmadığını sordum. | Open Subtitles | فأخذته اليه و طلبت منه المفتاح |
| Belki değerlidir diye düşündüm. Yanıma alıp antika pazarına götürdüm. | Open Subtitles | ،ظننتُ أنه ربما يساوي شيئاً " فأخذته لمعرض تحف " رود شو |
| Onu hastaneye götürdüm. | Open Subtitles | فأخذته إلى المستشفى |
| Onu oraya götürdüm. Kaz. | Open Subtitles | فأخذته إلى هناك |
| Onu kışlanın arkasına götürdüm. | Open Subtitles | فأخذته وراء الثكنات. |