| Bu pisliğin ortasında bir melek gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كانت تبدو كالملاك. عكس هذة الكتلة القذرة. |
| Bu pisliğin ortasında bir melek gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كانت تبدو كالملاك. عكس هذة الكتلة القذرة. |
| Aids'li müşterileri vardı ve onlara melek gibi davranıyordu. | Open Subtitles | كان عندها زبائن مصابون بالإيدز وكانت تعاملهم كالملاك |
| Bir taşı Tanrı'ya veya bir meleği taşa çevirebilir. | Open Subtitles | يجعل من الشيطان اله ويجعل من انسان كالملاك شيطان |
| Öğretmenin dediğine göre, bir meleğin sesine sahipmişim. | Open Subtitles | المعلم قال لى ان لدى صوت كالملاك |
| Hiç şikayetim yok. O bana her zaman bir melek gibi gelmiştir. | Open Subtitles | أنا لا أحمل أى تذمر، إنها تبدو لى دائماً كالملاك. |
| Madem melek gibi çalıyorsun Neden şimdi çalmıyorsun? | Open Subtitles | إذا كنت أعزف كالملاك فلماذا لا تستمع ؟ كنت أستمع يا قطتى |
| Biliyorum, ve o bu konuda hicbirsey bilmiyor. Yukarida bir melek gibi uyuyor. | Open Subtitles | انها لا تعرف هذا انها نائمه بالاعلى كالملاك |
| Kimse sana bir melek gibi vurduğunu söyledi mi? | Open Subtitles | ألم يخبرك أحد من قبل , أنكِ تضربين كالملاك ؟ |
| 2 metre, siyah, melek gibi ses? | Open Subtitles | يبلغ طوله ستة أقدام ، أسود ، ويتحدث كالملاك ؟ |
| Uyurken melek gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | دائماً تبدو كالملاك عندما تكون نائماً |
| Çok tatlı bir kızdı. Sevinç dolu, bir melek gibi. | Open Subtitles | كانت فتاة حلوة جدا طيبة القلب,كالملاك |
| Küpelerin seni melek gibi göstermiş. | Open Subtitles | هذه الأقراط تجعلك تبدين كالملاك. |
| Chanel ise onun yetenekli bir, sanatçı ve bir melek kadar saf olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | الفنانه الموهوبه .. الصافيه كالملاك .. هكذا تقول شانيل |
| Gerçek şu ki hepimiz birinin küçük meleği olarak dünyaya geldik. | Open Subtitles | الحقيقة هي أننا جميعًا كنّا كالملاك الصغير لشخصٍ ما. |
| Omzundaki küçük düşmüş meleğin. | Open Subtitles | كالملاك الحارس على كتفك |
| Tek başına melekler gibi dans edemez, Bay Crawford. | Open Subtitles | لا يستطيع المرء أن يرقص (كالملاك وحده يا سيد (هنرى |