Ben de mi davetliyim? Tıpkı hayal ettiğim gibi. | Open Subtitles | أنا مدعوة أيضاً هذا ما كنت أحلم به تماماً |
Ailem, çocukken hayal ettiğim güzel yaşamı sürdürsün diye kıçımdan ter damlayıncaya kadar çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل طوال الوقت لكي تستطيع عائلتي أن تعيش أفضل من ما كنت أحلم به عندما كنت طفلا |
Ailem, çocukken hayal ettiğim güzel yaşamı sürdürsün diye kıçımdan ter damlayıncaya kadar çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أعمل طوال الوقت لكي تستطيع عائلتي أن تعيش أفضل من ما كنت أحلم به عندما كنت طفلا |
Ve şu anda... yıllardır hayalini kurduğum böyle bir günde... yanımdaki kadın sen olduğun için çok mutluyum. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أكون أسعد من ذلك هذا اليوم الذي كنت أحلم به لمدّة طويلة المرأة التي أقف بجانبها |
Ve şu anda... yıllardır hayalini kurduğum böyle bir günde... yanımdaki kadın sen olduğun için çok mutluyum. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أكون أسعد من ذلك هذا اليوم الذي كنت أحلم به لمدّة طويلة المرأة التي أقف بجانبها |
# Çimenlerin kokusu, çamuru Tıpkı hayal ettiğim gibi # | Open Subtitles | *مجرد رائحة العشب ، التراب. مثلما كنت أحلم به. |
Kesinlikle hayal ettiğim gibi. | Open Subtitles | تماماً كما كنت أحلم به |
Bu yıllardır hayalini kurduğum bir şeydi. | Open Subtitles | و الذي كنت أحلم به و أردته منذ العديد من السنوات |
hayalini kurduğum tek şey bunu yapmaktı , özellikle de diğer her şeye sahip olduğum için. | Open Subtitles | فعل هذا هو كل ما كنت أحلم به خصوصاً أنني بالفعل أملك كل شيء آخر |
Ve hayatım boyunca hayalini kurduğum o günü kaçırmak istemiyorum. | Open Subtitles | ولا اُريد أن أفوت اليوم الذي كنت أحلم به طوال حياتي |
Ama tüm gün hayalini kurduğum bu güzelim ve rahatlatıcı küvet şu an tüy, motor yağı ve muhtemelen kuş gribiyle dolu. | Open Subtitles | لكن الآن الحوض اللطيف والمريح الذي كنت أحلم به طوال اليوم، أصبح ممتلئًا بالريش وزيت السيارات |
Sizine dolaşmak hep hayalini kurduğum şeydi. | Open Subtitles | مصادقتكم هو ما كنت أحلم به دائماً |