Bunun doğru olduğundan emin değilim. Bizden bir şey istiyorlar. | Open Subtitles | لست واثقه ان هذا صحيح انهم يريدون شئ منا |
İstediğimin bu olduğundan emin değilim. Sadece sizinle bu konuda konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | لست واثقه إن كان هذا ما أطلبه أردت فقط أن أحدثك بهذا الأمر |
Ama, şimdi,... o kadar da emin değilim. İki ölümle uğraşıyoruz. | Open Subtitles | ولكن الأن لست واثقه لدينا حالتين موت |
- Albay, sizi anladığımdan emin değilim. | Open Subtitles | كولونيل ، أنا لست واثقه أنني أفهمك |
Bir şey geri döndü. Bunun ne olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | عاد شيء ما، لكنني لست واثقه منه |
Anlattıklarını anladığımdan... ya da tam benim hakkımda konuşurken "canavar" kelimesini kullanmanın hoşuma gittiğinden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقه من ما تحاول قوله او اني اعجبت باستخدامك للكلمه "وحش عندما كنت تتحدث عني |
Bizim öyle olduğumuzdan emin değilim. | Open Subtitles | وانا لست واثقه اننا كذلك |
Teoriden emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقه من نظريتك |
Doğru olduğundan pek emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقه أن هذا صواب |
Bunun iyi bir fikir olduğuna emin değilim. | Open Subtitles | انا لست واثقه بانها فكره جيده |
emin değilim... Uzaydan mı? | Open Subtitles | لست واثقه من ذلك |
Scott, bunları özellikle henüz tanıştığım birine anlatmak istediğimden emin değilim. | Open Subtitles | حسناً يا (سكوت)، لست واثقه بأنني سأخبرك و خصوصاً لشخص ٍ قابلته للتو |
Nasıl karşılanır emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقه من هذا |
Onun kim olduğuna dair emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقه من هو |