"لك هنا" - Traduction Arabe en Turc

    • Seni buraya
        
    • Burada sana
        
    • sana burada
        
    • Seni burada
        
    • burada senin için
        
    • Sizi buraya
        
    • Senin burada
        
    • Burası senin için
        
    • Senin için burada
        
    • Burası sizin
        
    Burada yapılacak iş var... ve Seni buraya işte bu nedenle çağırdım. Open Subtitles هناك عمل يجب القيام به هنا وهذا هو سبب استدعائى لك هنا
    Diana, Yıldız Safiri'ni Seni buraya getirmesi için görevlendirdim, böylece bu onurlu amaca katılmak için son bir şansın daha olacak. Open Subtitles ديانا، وكنت قد ستار الياقوت تجلب لك هنا لذلك يمكن أن نقدم لكم فرصة أخيرة للانضمام قضيتنا النبيلة.
    Seni uyarıyorum, Joker! Burada sana göre bir şey yok! Open Subtitles إنني أحذرك أيها الجوكر لا يوجد شيء لك هنا
    Önce bir arkadaşımla konuşmam lazım, ama sana burada koruma sağlayabilirim. Open Subtitles سأتحدث إلى صديقى اولاً لكن يمكننى الحصول على حماية لك هنا
    Seni burada iyi bir hâle getirebilirim. Başka nereye gideceksin ki hem? Open Subtitles يمكنني أن أجعل الأمور جيدة لك هنا إلى أين ستذهب غير هنا؟
    Aslında, bizim burada senin için bir sandalyemiz var, ama bu iyi. Open Subtitles فى الحقيقة لدينا مقعد لك هنا و لكنك بخير
    Haklı olduğumu biliyorum. Bu yüzden Seni buraya çağırdım. Open Subtitles أنا أعلم أنني محق ذلك هو سبب سؤالي لك هنا
    Seni buraya, ihtiyarla bir bardak çay içmen için yollamadı mı? Open Subtitles وقال انه لم يرسل لك هنا لشرب كوب من الشاي مع رجل عجوز؟
    Seni buraya çağırmamın nedeni, birkaç bilete ihtiyacımın olması. Open Subtitles توقفي ، السبب لدعوتي لك هنا هو انني احتاج
    Senden haber alamayınca futbol ofisindekiler bana, Seni buraya gönderdiklerini söylediler. Open Subtitles عندما لم أسمع منك، أنا اكتشفت من كرة القدم المكتب الذي حلقت لك هنا.
    CIA bir nedenden ötürü Seni buraya yolladı. Open Subtitles وكالة المخابرات المركزية وضعت لك هنا لسبب ما.
    Evet, şöyle dedi: "Tatlım, Burada sana göre bir şey yok ve istediğim son şey, benim gibi burada takılıp kalman." Open Subtitles نعم , لقد قالت لي , "حبيبتي لا يوجد شيئ لك هنا " وآخر شيئ أريده هو رؤيتك عالقة هنا مثلي
    Burada sana kötü şeyler olacak. Burada her zaman kötü şeyler olur. Open Subtitles أشياء سيئة ستحدث لك هنا إنها دوماً تحدث
    Madem öyle, yerinde olsaydım, kendime başka yerde yardım arardım, çünkü Burada sana göre bir şey yok. Open Subtitles حسناً، لو كنت بمكانك... لبحثت عن المساعدة في مكان آخر، لأنه لا شيء لك هنا
    Belki sana burada yaptığım iyiliği anlamıyorsun. Open Subtitles ربما انت لا تدرك المعروف الذي اقدمه لك هنا
    sana burada ne veriyorlarsa iki katını ödeyeceğim. Open Subtitles ، أياً كان ما ييدفعونه لك هنا . سأدفع أكثر من الضعف
    Umarım Seni burada görmem sana bir kalp buldukları anlamına geliyordur. Open Subtitles أتمنى أن رؤيتي لك هنا تعني أنهم وجدوا لك قلباً
    Sırf o zaman görüşmüş olsan bile Seni burada izlediğini biliyorsun. Open Subtitles حتى إذا اجتمع لها إلا أن مرة واحدة، كنت أعرف أنها كانت تراقب لك هنا.
    Gayet net, burada senin için bir gelecek yok. Open Subtitles من الواضح تماما أنه لا يوجد مستقبل لك هنا
    Bu akşam Sizi buraya davet etmemin asıl sebebi hastalarımdan birini veya ikisini almaya hazır olup olmadığınızı sormaktı. Open Subtitles و الآن ، فان سبب دعوتي لك هنا فى هذه الليله هو أن أسألك إن كنت جاهزه على أن تأخذي واحد أو اثنان من مرضايّ
    Emirleri direk olarak Konsey'den alıyorum. Senin burada yetkin yok. Open Subtitles أتلقى أوامري من المجلس الحاكم، لا سلطة لك هنا.
    Burası senin için güvenli değil. Open Subtitles لمساعدتهم في إيجاد المكان ليس أمن لك هنا
    Senin için burada pişirebileceğim yemekleri bir hayal etsene Todd. Open Subtitles هل تتخيل الوجبات التي قد أطبخها لك هنا (تو) ؟
    - Burası sizin için güvenli değil. Open Subtitles انها ليست آمنة بالنسبة لك هنا. انها نقطة جيدة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus