"ليس عدل" - Traduction Arabe en Turc

    • adil değil
        
    • doğru değil
        
    • haksızlık ama
        
    Ağabey, Darry'yle Soda'nın Ponyboy için durmadan endişelenmeleri hiç de adil değil. Open Subtitles نعم انه ليس عدل لداري و سودا ليقلقوا على بوني بوي دائمًا
    Bu hiç de adil değil. Hiç adil değil. - Benim için de değil. Open Subtitles أنت لم تعودي تؤمني بهذه القضية هذا ليس عدل
    Hayır hiç de adil değil. Open Subtitles إنني أسألكِ , هل هذا عدل كلا إنه ليس عدل , على الإطلاق
    O kaltağı bana tercih ediyor. Bu adil değil. Open Subtitles .لقد فَضلتُ هذه العاهرة علىِ هذا ليس عدل
    Bu doğru değil. Burnunun ucunu görüyorsundur. Open Subtitles هذا ليس عدل ,إنك على الأرجح تعرف مرفِقك من مؤخرتك
    Bu haksızlık ama! Open Subtitles هذا ليس عدل
    İnsanlara benim hakkımda ne dediğini bilmiyorum ama başka birisi hakkında kimseye birşey diyemezsin, bu adil değil. Open Subtitles لا اهتم بماذا تقولين للناس عني لكن لا تستطيعين ان تقولي اي شيء عن اي شخص اخر . هذا ليس عدل
    adil değil. Hep aynını yapıyon Dolandırıcı. Open Subtitles هذا ليس عدل دئما تسرقونى يا لصوص
    - Yani bu adil değil. Yüzüme karşı aşağıIanıyorum. - Kızım! Open Subtitles اعني هذا ليس عدل الذل االان امام وجهي
    Bu adil değil. Birbirimize ihtiyacımız var. Open Subtitles هذا ليس عدل نحن نحتاج لبعضنا البعض
    Yapma. Bonny, mafyanın üyesi değil. adil değil bu. Open Subtitles أرجوك ، "بوني" ليس من العصابه هذا ليس عدل
    Hey, adil değil. İngilizce konuş. Open Subtitles مهلًا، هذا ليس عدل تحدث بالإنجليزية
    - Bu hiç adil değil, anne ben... Open Subtitles -هذا ليس عدل يا أمي ! -هل لي بمعذرتكم؟
    - Bu hiç adil değil, anne ben... Open Subtitles -هذا ليس عدل يا أمي ! -هل لي بمعذرتكم؟
    - Bu hiç de adil değil. - Değil mi! Open Subtitles هذا ليس عدل أعلم هذا
    Bu adil değil. Sen çok yaşlısın. Open Subtitles أنة ليس عدل أنت كبير في السن
    Yapmayın senatör. Bu adil değil. Open Subtitles هيا يا سيناتور ، هذا ليس عدل
    - Hayır, bu adil değil. Open Subtitles لا , هذا ليس عدل.
    Bu adil değil, biliyorsun. Open Subtitles هذا ليس عدل, تعرف ذلك
    - Onu karıştırma. Bu adil değil. Open Subtitles لا تجرني إلى ذلك إنه ليس عدل
    Bu doğru değil. Burnunun ucunu görüyorsundur. Open Subtitles هذا ليس عدل ,إنك على الأرجح تعرف مرفِقك من مؤخرتك
    Bu haksızlık ama. Open Subtitles إنه ليس عدل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus