| burada, karimdan gayri mesru cocugu olan birisi var mi? | Open Subtitles | هل هناك ايّ احد هنا لديه اي اطفال غير شرعين من زوجتي العاهرة |
| burada, bizi serbest bırakabilecek yeteneği olan birisi var mı? | Open Subtitles | هل هناك أي واحد هنا لديه القدرة على تحريرنا؟ |
| Tabii daha iyi bir fikri olan varsa onu da dinleriz. | Open Subtitles | الا أذا كان هناك احداً هنا لديه فكرة أفضل |
| burada bulunanların çoğu çok fazla sayıda insanın bunu gördüğüne şahit oldu. | TED | العديد منكم هنا لديه الفرصة للتأكد من أن يشاهده الكثير من الناس. |
| Eğer burada bu birlikteliğe... herhangi bir sebeple karşı çıkacak biri varsa, şimdi konuşsun ya da sonsuza dek sussun. | Open Subtitles | اذا اي رجل حاضر هنا لديه سبب لكي لا يجتمعا في ظل القانون ليتكلم الآن , أو ليصمت الى الابد |
| buradaki herkesin bir şeyleri değiştircek yetenekleri vardır. | TED | كل شخص هنا لديه القدرة علي استخدام شيء لإحداث تغير في العالم. |
| Bu çok ilginç dostum, çünkü sen benimle aynı hastalığı olan rastladığım ilk kişisin. | Open Subtitles | هذا شيء رائع لأنك الشخص الوحيد الذي اقابله هنا لديه نفس الشيء الذي اصابني |
| Dikkatinizi çekerim ki, bence burada yıl dönümü olan ve tebrik edilmesi gereken başka biri daha var, değil mi? | Open Subtitles | في تلك الملاحظة، أعتقد هناك شخص آخر هنا لديه ذكرى أنهم يحتاجون للاحتفال بها اليوم إليس أنا على حق؟ |
| Gidebileceği daha iyi bir yeri olan hiç kimsenin burada işi olmaz. | Open Subtitles | لا أحد هنا لديه مكان أفضل من هذا ليتواجد به |
| Önemli olan, zirveye çıkmamızı sağlamak için birinin gerekeni yapacak kadar cesur olması. | Open Subtitles | إنه بشأن تواجد أحد ما هنا لديه الجرئة للقيام بما عليه ليضعنا في القمة. |
| Ama bu adamda olan armağan hangimizde var? | Open Subtitles | ولكن من هنا لديه الموهبة التي يملكها هذا الرجل؟ |
| Bu çiftin evlenmemesi için herhangi bi sebebi olan varsa, ya şimdi konuşun ya da sonsuza kadar sussun. | Open Subtitles | هل من أحدٍ هنا لديه أي مانع يمنع هذا الثنائي من الزواج؟ فليتحدث الآن أو ليصمت إلى الأبد |
| Bizimkiler Koloni dışından bloğa gelecek olan bir VIP bilgisi almışlar. | Open Subtitles | صديقـُـنا هنا لديه المعلومة الكافية عن الضيف المهم الذي سيزور المقاطعة من خارج المـُـستعمرة |
| Bak, burada kimse bu konuyla ilgili benim kadar şey bilmiyor. | Open Subtitles | لا احد هنا لديه كميه المعلومات التى لدي فى موقفنا هذا |
| Hey, dostum, eminim herkesin burada olmak için geçerli bir sebebi vardır. | Open Subtitles | يا رجل، أنا متأكد أن الجميع هنا لديه سبب مقنع للتواجد هنا. |
| Diğer seçeneklerimi gözden geçirdim hikâyelere göre burada gizli ilime sahip biri yaşıyormuş. | Open Subtitles | استنفدت خياراتي، وكل القصص تقول أن الرجل الذي يسكن هنا لديه علم سري. |
| Ama burada sorun bu değil. Kişilik açısından eksiği yok. | Open Subtitles | ولكن هذه ليست المشكلة هنا لديه الكثير من الشخصية |
| Umarım burada kimsenin batıl inançları yoktur. Birazdan büyük bir ayna kıracağız. | Open Subtitles | اتمنى ان لا احد هنا لديه شك ان هناك مرآة كبيرة على وشك ان تنكسر |
| Umuyorum ki buradaki her bir insan hayatınızın herhangi bir bölümünde, farklılığı yansıtmanın güzel lüksüne sahip olur. | TED | أتمنى أن كل شخص هنا لديه ذلك الترف الجميل لتجسيد الاختلاف في بعض جوانب حياته. |
| Bak, buradaki herkesin ardına dönüp baktığında hatırlayacağı bir anısı var. | Open Subtitles | أترى, كل شخص هنا لديه ذكرى واحدة رائعة ليتذكرها دوماً |
| buradaki herkesin bir derdi var ama biz baş edebiliyoruz. | Open Subtitles | و من يهتم؟ ..كلٌ منا لديه آلام الكل هنا لديه آلام ، لكننا نتعامل معها |