| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد بسرعة كافية لوقفها. |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد بسرعة كافية لوقفها. |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الأسرع القادر على رَدْعهم |
| Katil hala dışarıda, ve onu durdurabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | القاتـل مازال طليقاً وأنا الوحيد الذي يستطيـع ايقافـه |
| Ve boğayı çitleşme sırasında yönlendirecek kadar büyük elleri olan tek kişi benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الذي يداه كبيرتان لتوجيه الثورحتى يتزاوج مع البقرة |
| Bunu bir tek ben engelleyebilirim. | Open Subtitles | ، وأنا الوحيد القادر على الحول دون حدوث هذا |
| Bu ilacı daha bir ay önce aldık. Bunu sadece ben yaparım buzdolabına da ben koyarım. | Open Subtitles | نبتاع هذا الدواء فقط مرّة واحدة في الشهر وأنا الوحيد الذي يضع الأدوية ويجهّزها في الثلاجة |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الأسرع القادر على رَدْعهم |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد بسرعة كافية لوقفها. |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد سريعة بما يكفي لوقفها. |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | "وأنا الوحيد السريع بما يكفي لردعهم" |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | "وأنا الوحيد السريع بما يكفي لردعهم" |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | "وأنا الوحيد السريع بما يكفي لردعهم" |
| Bu tehditleri engelleyebilecek kadar hızlı tek kişi ise benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد السريع" "بما يكفي لردعهم |
| Şifreli, ve şifresini kırmayı bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | إنّه مشفر وأنا الوحيد الذي يعرف كيف يكسر الشفرة |
| Ve bunu karşılayabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الذي لا تستطيع تحمله دفع ثمنها |
| Ve bunun sonunu görebilen tek kişi benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الذي يمكنه أن يساعدك خلال هذا الوقت. |
| Firtina bir haftadir Doppler radarinda. Bir tek ben hazirlik yaptim. | Open Subtitles | العاصفةُ متوقعٌ حدوثها منذ أسبوع وأنا الوحيد الذي تحضر لها |
| Şu anda o faksı yolladığını bir tek ben biliyorum. | Open Subtitles | الآن، وأنا الوحيد الذي يعرف قمت بإرسال هذا الفاكس. |
| Ve sizi sadece ben kurtarabilirim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الذي يستطيع إنقاذكم |
| Yapılması gereken şeyler var ve bunları yapabilecek tek kişi de benim. | Open Subtitles | وأنا الوحيد الذي يمكنه فعلها عليك أن تعرف كم كان صعباً لأتجنب هذا الوقف |