Çocuğu dövüşmeye, açlığa, hırsızlık yapmaya Ve eğer gerekirse öldürmeye hazırlar. | Open Subtitles | يجبر الولد للمحاربة، يجوعه. يجبره للسرِقة. ، وان كان ضروريا، للقتل. |
Ve eğer şüphelerim doğruysa bu, üçlü bir cinayet yeri değil. | Open Subtitles | وان كان ما اظنه صحيحاً فهذا ليس مشهداً لجريمة قتل ثلاثية |
Ve eğer hayatımı kurtarırsan, seni serbest bırakarak ödeyebilirim bu iyiliğini. | Open Subtitles | وان كان بإمكانكِ إنقاذ حياتي، اعتقد اني استطيع ردّ المعروف لك، استطيع جعلكِ تذهبين |
Doğru değil ve öyle olsa bile ne olmuş? | Open Subtitles | ليس حقيقة وان كان كذلك فليكن |
Birkaç haftalığına da olsa Maurice olmadan nasıl olacağını bir gör. | Open Subtitles | انظري لحالك كيف ستكوني بدون موريس حتى وان كان لاسابيع قليلة |
Ve eğer senin gibi param olsaydı bir gösteri düzenlerdim... ve srei üretime başlayacak sponsor bulurdum. | Open Subtitles | وان كان لديّ المال مثلك لعملت عرضاً ولكان لدي داعمون للبدأ باتصنيع |
Bu durumdayken sana pek yardımcı olamadım, farkındayım Ve eğer bir şansım daha olsaydı, tamamen faklı davranırdım. | Open Subtitles | اعرف اني لم اساعدك في وضعك وان كان القيام بذلك ثانية فسأفعل ذلك بطريقة مختلفة |
Bu büyük bir fırsat Ve eğer istediğin buysa, sana bütün desteğimi veririm. | Open Subtitles | وان كان ذلك ما تريدينه فسأعطيك دعمي الكامل |
Ve eğer düşündüğüm gibi benim babamsa gerçeği bulmanın tek yolu onu bulmaktan geçiyor. | Open Subtitles | وان كان هو أبي كما أعتقد الطريقة الوحيده لمعرفة الحقيقة هي ان أجده |
Ve eğer parmağı düğmenin üstünde olan adam olmanın tek mutlak doğrusu varsa o da budur. | Open Subtitles | وان كان هنالك حقيقة من كونك الشخص اللي يملك زر الأطلاق |
Ve eğer parmağı düğmenin üstünde olan adam olmanın tek mutlak doğrusu varsa o da budur. | Open Subtitles | وان كان هنالك حقيقة من كونك الشخص اللي يملك زر الأطلاق |
Ve eğer biri onu kaidesinden düşürecek biri varsa o da ben olacağım Charleston S.C.'nin iki kuruşluk beş para etmez diktatörü değil. | Open Subtitles | وان كان هنالك من سيركله عن عرشه فانه سيكون انا وليس ديكتاتور تافه من علب القصدير |
Ve eğer gösterecek kötü bir şeyim varsa bu insanlara savaşta olmayı ve orada olmayı sevdiğim mesajını veriyordu çünkü bu benim için büyük bir maceraydı görevim bir sebeple orada olmaktı, sadece iyi zaman geçirmek için değil. | Open Subtitles | وان كان معي صور فضيعة فهذا يعني اني احاول ايصال رسالة للناس بالرغم من حبي التواجد في ساحات القتال |
Ve eğer bu yeterli bir sebep değilse, daha sırada bekleyen beş tane var. | Open Subtitles | وان كان هذا ليس سبباً جيداً, لدىّ خمس اسباب اخرى جاهزين |
Demek istediğim, ücretsiz, kapalı alan Ve eğer süslü-pantolonlu bir erkek bu binada yaşıyorsa, birkaç süslü pantolona daha parası yetecektir. | Open Subtitles | اعني انه مجاني ومغلق وان كان هناك رجل يعيش في هذا المبنى الراقي فسيكون قادر على شراء سراويل باهظة الثمن |
Ve eğer benim çalışanım bu videoyu bulabiliyorsa... | Open Subtitles | وان كان بامكان اصحابي ان يجدوا هذه الفيديو.. |
Burası hâlâ benim yurdum Ve eğer naip Fransa için konuşamayacak kadar ödlekse o zaman ben konuşurum. | Open Subtitles | لازالت هذه بلادي , وان كان الوصي جبان جدا لأن يتحدث نيابه عن فرنسا , فسأتحدث انا |
Birkaç ay geç olmuş olsa bile. Sence Odin Rossi... bir FBI ajanı mı? | Open Subtitles | حتى وان كان متأخراً بضعة أشهر أتعتقدين بأن "اودين روسي" ... |
N'olmuş. | Open Subtitles | وان كان? |
Benim için mutlu da olsa ona ağır geliyor. | Open Subtitles | لذا، حتى وان كان مسرورا لأجلي لكن يبقى بعض الامتعاض بداخله |
Güce sahip olan, haksız da olsa haklıdır. | Open Subtitles | البقاء للاقوى وان كان خاطىء صحيح ؟ |