| Seni merkeze götüreceğim ve hemen soyundurup silah var mı diye arayacağım. | Open Subtitles | أنا تأخذك في وسط المدينة وعلى الفور تجريد تبحث لك عن أسلحة. |
| hemen, yeni oyunun isminin ya da yeni fikrimin isminin bu olmasına karar verdim. | TED | وعلى الفور فقد قررت أن يصبح هذا إسم اللعبة أو علامة التعجب خاصتي |
| Milletin aklına hemen şu soru geliyor, "Bunu ne kadar küçük yapabilirsiniz? Yeterince küçültebilir misiniz?" | TED | وعلى الفور بدأت الناس تسأل كم ستستطيع أن تصغرها ؟ هل تستطيع أن تجعلها صغيره كفاية ؟ |
| Neredeyse anında, belirli temel konuları kesinleştirdik. | TED | وعلى الفور تقريبًا، إتفقنا على أمور معينة أساسية. |
| Ve, anında, farklı bir şablonun ortaya çıktığını görüyorum. | TED | وعلى الفور ، أرى أن هناك نمطا مختلفا ينشأ. |
| Şimdice hoş bir müzik yardımıma geldi. | Open Subtitles | وعلى الفور رنت في أذني موسيقى رائعة حفزتني |
| Şimdice hoş bir müzik yardımıma geldi. | Open Subtitles | وعلى الفور رنت فى أذني موسيقى رائعة حفزتنى |
| Ve şimdi iki kişi daha geliyor, ve hemen sonrasında üç daha. | TED | والآن يأتي شخصين آخرين .. وعلى الفور 3 آخرون يأتون لاحقاً |
| ve hemen, eğitimim açısından ve daha ilerisinde, bir çok farklı sorumluluk üzerime yığıldı. | TED | وعلى الفور ، الكثير من المسئوليات المختلفة، من حيث دراستي وهكذا دواليك ، كانت تنهال على عاتقي. |
| Akabinde hemen saraya gidip yetkilileri çağırdı. | Open Subtitles | وعلى الفور توجه إلى القصر وطلب مقابلة الأمبراطور |
| Hız ihlali yapan sıradan biri korkarak hemen kenara çeker. | Open Subtitles | سرعتك في القيادة ستنخفض وعلى الفور ستتوجه جانباً |
| Normal hızda giden biri korkarak hemen kenara çeker. Bu yanlış. | Open Subtitles | سرعتك في القيادة ستنخفض وعلى الفور ستتوجه جانباً |
| Churchill ve Truman'ı ziyaret etti ve geç kaldığı için hemen özür diledi. | Open Subtitles | ،قام بزيارة تشرشل وترومان وعلى الفور أعتذر عن تأخره |
| Bir tek bizim sitemize gelip 'Meg Ryan' yazman yeter. anında görüntü! | Open Subtitles | تأتين الى موقعنا حصرياً اكتبي ميغ راين وعلى الفور |
| Ebe çığlık attı ve çocuğu düşürdü. anında kanatlarını açtı ve odada uçmaya başladı. | Open Subtitles | صرخت مولدتـها ألقت بالطفل وعلى الفور ظهرت له أجنحة وبدأ بالطيران حول الغرفة. |
| Bugün, bu yetenekler tamamen yararsız çünkü her ahmak 8 basamaklı sayıları bir cep hesap makinesi yardımıyla doğru ve anında çarpabiliyor. | TED | الآن، على كل، كل تلك المهارات عديمة الفائدة تماما لأن أى أحمق يستطيع ضرب ثمانية أرقام بدقة وعلى الفور باستخدام آلة حسابية للجيب. |
| Ve anında, sinemaya aşık oldum. | Open Subtitles | وعلى الفور وقعت في غرهام الأفلام |
| Ve anında kaçıp gitmiş. | Open Subtitles | وعلى الفور فر من موقع الحادث |