Soğuk, kasvetli ve bir Fransız kolayca tünel vasıtasıyla erişebiliyor. | Open Subtitles | باردة وقاتمة ويسهل دخولها بواسطة رجل فرنسي من خلال نفق |
Onu kontrol edenler tarafından kolayca da bozulabilirdi. | Open Subtitles | ويسهل إفسادها من قبل أولئك المتحكمين بها |
Kurbanlarını böyle izlediğini düşünüyoruz. Küçükler, ucuzlar ve fotoğraf, kitap ve çiçek arkası gibi yerlere kolayca saklanabiliyorlar. | Open Subtitles | نظن أن هذا ما كان يستخدمه للتجسس على ضحاياه إنها صغيرة ورخيصة ويسهل إخفاؤها خلف الصوّر، الكتب أو النباتات |
Ya da belki bir yerlerde mağdur olduğunu düşünmek istemiyorsunuzdur ve onu bir canavar yapmak daha kolaydır? | Open Subtitles | أو من المحتمل أنّك لا تودين التفكير فيه يعاني في مكان ما ويسهل عليك جعله وحشاً؟ |
İyi çalışır, üzerinde çalışmak kolaydır. | Open Subtitles | تسير بشكل رائع، ويسهل العمل فيها |
O bir kaçak ve insanları zehirleyen biri. Söylediklerini itibarsızlaştırmak çok kolay. | Open Subtitles | إنّها هاربة ومُسمّمة، ويسهل دحضها |
Kutup ayısının kürkü o kadar sıkı ki sudan kolayca arınıyor. | Open Subtitles | فرو الدب القطبي كثيفٌ جداً ويسهل نفضُ الماء عنه |
Bina çok büyük, kolayca kaybolabilirsiniz. | Open Subtitles | هذا المبنى ضخم ويسهل جداً أن تضل طريقك فيه، لذا... |
Bu da bize kolayca benim de futbol oynadığım Doğu İndiana Ejderhaları'nı hatırlatıyor. | Open Subtitles | ويسهل تذكره من حقيقة (أننا تنانين (إيست إنديانا تعرفين؟ الفريق الذي ألعب فيه الكرة |
Diriliş fikri o kadar cezbedici bir kavramdır ki şunu unutmak çok kolaydır ölümden uyanmadan önce cehennemde birkaç gün geçirmen gerekir. | Open Subtitles | لكن فكرة البعث بحد ذاتها شائقة للغاية ويسهل نسيانها. قبل أن تُبعث بعد الموت... عليك أن تمضي عدة أيام في الجحيم. |
Sığ ve geçmesi kolaydır. | Open Subtitles | إنه بطيء ويسهل قطعه |
Bu basit bir hatadır ve özlemek kolaydır. | Open Subtitles | "غلطة بسيطة، ويسهل إغفالها" |
Bu yeminlerin hepsi bencilce ve sadık kalınması çok kolay şeyler. | Open Subtitles | كل هذه العهود أنانية ويسهل الوفاء بها |
Ve kullanımı da çok kolay. | Open Subtitles | ويسهل جداً إستخدامها |