| Çünkü sonuçta, yetişkinlere bile istatistik hakkında sorduğunuzda aşırı derecede aptal görünüyorlar. | TED | فكما نعلم، حتى البالغين حين تسألهم عن الإحصاء، يبدون في غاية الغباء. |
| Daha önce hiç stresli olmamış gibi görünüyorlar, bu imkânsız. | TED | إنهم يبدون وكما إنهم لم يتعرضوا لضغط أبداً، وهذا مستحيل. |
| Belki fark etmedin ama çocuklar bu ara biraz pasaklı görünüyor. | Open Subtitles | ربما انت لم تلاحظي لكن الأولاد يبدون بشكل فوضوي بالأونة الاخيرة |
| Hislerine ve içgüdülerine göre yaşayan insanlara mı benziyorlar? | TED | هل يبدون كالأشخاص الذين يعيشون بشكل مُجرّد من الحدس والمشاعر؟ |
| Çoğu geçici elemanın ayyaşa benziyor ve ayrıca hepsi erkekler. | Open Subtitles | اعني , معظم موظفيك يبدون كالسكارى , وهم رجال ايضاً |
| O adamlar şişman görünmüyorlar. | Open Subtitles | أولئك الرجال لا يبدون مثل المحقّقين الإتّحاديين |
| Bilim adamı olmak için fazla genç ve parlak görünüyorlar? | Open Subtitles | انهم يبدون أكثر بريقا وشبابا عن نوعية العلماء اليس كذلك |
| Mükemmel aile gibi görünüyorlar ama karısı evlendikten sonra içki sorununu öğrenmiş olmalı. | Open Subtitles | يبدون كالعائلة المثالية لكن لا بد انها تعرف عن مشاكل شربه عندما تزوجا |
| Şimdi onları yakından görünce sandığımdan çok daha az korkutucu görünüyorlar. | Open Subtitles | الآن بعد أن رأيتهم عن قرب، يبدون أقل رعبًا مما ظننت. |
| Tabii ki, bu insanlar biliminsanlarına gerçekten benzemiyorlar çünkü fazlasıyla mutlu görünüyorlar. | TED | يالطبع هؤلاء اﻷشخاص لا يبدون أنهم علماء ﻷنهم أكثر سعادة |
| Metrodaki insanlar hep mutsuz ve yalnız görünüyorlar. | Open Subtitles | الناس في الميترو دائما يبدون حزناء و وحيدون |
| Bir özgeçmişe göz gezdirmek gibi, bu yüzden bu erkekler kağıt üzerinde harika görünüyor ama bana hiç uymuyorlar. | TED | إن الأمر يشبه مراجعة السيرة الذاتية، وهذا هو السبب في أن الرجال يبدون رائعين على الورق وهذا لا يتناسب معي إطلاقًا. |
| Getirmişsiniz de, Şerif. Hepsi yola gelmiş görünüyor. | Open Subtitles | سيظهر هذا بأنّك فعلته أيها المأمور إنّهم يبدون كنظرة الإستقامة والضيق |
| Başka kızlar kuaförden çıkınca şahane görünüyor. | Open Subtitles | بعض الفتيات يبدون رائعات بعد تصفيف شعرهن |
| Pazar alanındaki çiftçilere benziyorlar. | Open Subtitles | كذلك رجالك انهم يبدون كصفوف المزارعين في يوم السوق |
| İyi insanlara benziyor gibiydi bu sefer, ta ki kocası gece yarısı odama gelip bana dokunup da beni sıkıştırmaya başlayana kadar. | Open Subtitles | لقد كانوا يبدون كأشخاص صالحين في ذلك الوقت، حتى أتى الزوج إلى غرفتي في تلك الليلة. وبدأ بلمسي وتَحْسس جميع أنحاء جسمي. |
| Ekrandaki bu noktalar tehdit edici görünmüyorlar değil mi? | Open Subtitles | إنهم لا يبدون بالخطورة ذاتها كنقاط على الشاشة |
| Bu yüzden mi insanlar rahatsız edici derecede mutlu gözüküyorlar? | Open Subtitles | هل هؤلاء الناس يبدون سعداء بطريقة تقارب من المخيفة ؟ |
| Kadınların göğsü olunca seksi görünürler. Erkeklerin göğsü olunca yaşlı görünürler. | Open Subtitles | النساء بالمفاتن الكبيره يبدون مثيرون أما الرجال فيجعلهم كبار فى السن |
| Volialılar'dan Aschen'lerin göründükleri kadar iyi bir komşu olup olmadıklarını öğrenin. | Open Subtitles | اكتشف من القولين لو ان الاشورين هم الجيران المناسبين كما يبدون. |
| Bu insanlar adeta Cartoon Network'ten çıkmış gibiler. | TED | هؤلاء الرجال يبدون كأنهم قد خرجوا مباشرة من شبكة الكرتون |
| Ben gördüğümde gayet iyiydi. Cenaze için hepsi iyi görünür. | Open Subtitles | ليسَ عندما رأيتُه، الجميع يبدون جيدين عندما يُحضروهم إلى هنا |
| - Resimdekilere benzemiyorlar. - Kabaca bir benzetme de olur. | Open Subtitles | انهم لا يبدون مثل الرسم اى مشابة فى العراء يعمل0 |
| Ben de hastaları izlemeye başladım, gecikmiş ergenlikleri hariç diğer herkes gibi görünüyorlardı. | TED | فبحثت في كيفية أفعال المرضى وبحثت في مرضى يبدون مثل سائر الأشخاص عدا أنهم متأخرون عن البلوغ |
| Çok güzel oyuncak bebeklere benziyorlardı, sanki bir magazin dergisinden fırlayıp gelmişlerdi. | TED | يبدون وكأنهم دميات جميلة، وكأنهم خرجو من المجلة للتو |
| Neye benzediklerini biliyor gibi davranıyoruz. Mutlu olduklarını kabul ediyoruz. | Open Subtitles | لذا نتظاهر بمعرفة ما يبدون عليه، فنحن نراهم سعداء |
| Müziği okurken, kesin ve çalışılmış hareketlerini yaparken dışarıdan sakin ve odaklanmış gözüküyor olabilirler. | TED | قد يبدون من الخارج بحالة من الهدوء والتركيز في قراءة النوتة وتطبيق الحركة المطلوبة بدقة وحرفية |