| Diş plağınızın içinde ne olduğunu... ...hiç merak ettiniz mi? | TED | هل تساءلتم يوما عما يوجد داخل طبقة البلاك الموجودة بأسنانكم؟ |
| Sanat olduklarını hiç söyledim mi ki? Ben etkileşim tasarımlarından bahsediyordum. | TED | هل قلت يوما إنه فن ؟ كنت أتحدث عن التصميم التفاعلي. |
| Madem beni meraklı bir dedikoducu olmakla suçluyorsunuz, size iyi günler diliyorum. | Open Subtitles | حسنا,بما انك تتهمنى بالفضول الرهيب, فأتمنى لك يوما طيبا |
| Winter, senin günün birinde bu işi abartmandan çok korkuyorum. | Open Subtitles | وينتر، أخشى دائما أنك ستبالغ في عمل هذا يوما ما |
| O inanılmaz bir gündü ve Meclisle Senato ADA kanununu geçirdi. | TED | كان ذلك يوما مدهشا، ووافق مجلس النواب ومجلس الشيوخ على ADA. |
| Gerçek şu ki, ben Yuma'da bir adama rastladım. | Open Subtitles | حسنا، الحقيقة هي انني التقيت برجل في يوما |
| Sanırım aslında işler, şimdi olduğundan daha düzgün hiçbir zaman olmamıştır. | Open Subtitles | ناهيك عن أن النظام الكامل لم يوجد في هذا العالم يوما |
| hiç üst sınıf bir polis olamadım belki de hiç olamayacağım. | Open Subtitles | لم أكن في يوما ما محققا محترفاّ وربما لن أكون كذلك |
| Kiss de bir gün bir disko şarkısı yaparsa hiç şaşırmam. | Open Subtitles | وأود أن لا تفاجأ إذا فعلت کیس أغنية ديسكو يوما ما. |
| Kimse bana bunları anlatmamıştı. Daha önce hiç hamile kadın görmedim. | Open Subtitles | أحدا ما أخبرني يوما بهكذا أشياء ما رأيت إمرأة حامل يوما |
| Kimse bana bunları anlatmamıştı. Daha önce hiç hamile kadın görmedim. | Open Subtitles | أحدا ما أخبرني يوما بهكذا أشياء ما رأيت إمرأة حامل يوما |
| Binalarının arkasında yerde beyaz şeylere hiç dikkat etmedin mi? | Open Subtitles | هل لاحظت يوما ذلك الشيئ الأبيض في الأرضية خلف مبناهم؟ |
| Her işlemi hatırlayamam. İyi günler. | Open Subtitles | لااذكر كل معاملة تمت في السابق ، يوما سعيدا |
| günler boyu, bu ölüm ortamında çalışmaya devam ederler. | Open Subtitles | يوما بعد يوم , وأنها ستواصل العمل في هذه البيئة من الموت. |
| İyi günler dilerim. | Open Subtitles | يوما سعيدا وارجو ان تغلق الغطاء قبل الضرب ايها الاصدقاء |
| Size söz veriyorum günün birinde kuliste bu olaydan bahsederken kahkahalar atacaksınız. | Open Subtitles | اعدكم اننا يوما من الأيام سنكون خلف المسرح نضحك على هذه الأيام |
| İnanılmaz bir gündü ve orada 2,000 kişi vardı. | TED | ذلك كان يوما مدهشا، وكان هناك ما يقارب ال2000 شخص هناك. |
| Bu parayı kazanmak için Yuma'ya kaç kez gitmem gerektiğini biliyor musun? | Open Subtitles | أتدرك كم حمولة ينبغي أن أنقل من موديستو إلى يوما .. |
| O zaman bir ara onları arayıp kendi evine davet edersin. | Open Subtitles | حسناً لما لا تتصل عليهم في يوما ما وتدعوهم الى منزلك |
| Ama kötü bir gün geçirdiğimizde ve korkunç birşeyler olduğunda onu nadiren yaparız | TED | ولكن نحن نادراً ما تفعل ذلك عندما نواجه يوما سيئاً، ويحدث شيء فظيع. |
| Belki birgün Sen ve Ben Biraz Daha Az Esintili | Open Subtitles | ربما يوما ما انت وانا نقدر ان نعيش في مكان |
| O hala bir zamanlar itaat ettiğiniz ve hayran olduğunuz Üst Komutan. | Open Subtitles | الذى لا يزال القائد الأعلى الذى كنت يوما تطيعه و تعجب به |
| Sağlık uzmanları, adamın neredeyse iki gündür ölü olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | المحقق المحقق يقول وكان ميتا لما يقرب من 2 يوما. |
| Gündeliği 35 dolardan 16 günde toplam 560 dolar yapar. | Open Subtitles | وهناك 16 يوما بقيمة 35 دولار لليوم يصبح المجموع 560 |
| Taşınmadan önce en az 90 günümüz var, değil mi George? | Open Subtitles | لدينا ما لا يقل عن 90 يوما قبل أن نتحرك هل أنا على حق، جورج؟ |
| İsa çölde 40 günlük oruçtayken, şeytan aklını çelmek için dünyaya gelir. | Open Subtitles | يأتي الشيطان للأرض لإغواء المسيح بالصحراء بينما المسيح يصوم مدة 40 يوما |
| Yılda 300 günü dünyayı dolaşırken, her yerde farklı yaşlardan bir Roots and Shoots grubu var. | TED | وبما أنني أسافر إلى مختلف أنحاء العالم 300 يوما في السنة، في كل مكان هناك مجموعة من الجذور والبراعم من أعمار مختلفة. |