Muhtemelen su kaybının getirdiği istemsiz bir kas spazmı alma hareketi sürecinde. | Open Subtitles | ربما يكون تشنج العضلات اللاإرادي الناجمة عن الجفاف. مسار العمل على اتخاذ. |
Çünkü küçük bir kas parçasının üzerine kocaman bir sinir koyuyoruz. | TED | لأننا نزرع عصباً كبيراً في جزءِ صغيرِ من العضلات. |
Kolları yiyeceğe dokunur dokunmaz, kol baştan uca başka bir dalgayı geri gönderirken bir kas aktivasyon dalgası kolun içinden başlangıcına doğru ilerler. | TED | وبمجرد أن يلمس الذراع الطعام، تنتقل موجة تنشيط العضلات خلال الذراع إلى قاعدتها، في حين ترسل الذراع موجة أخرى من القاعدة إلى الحافة. |
Pekala Ben, burada yapacağımız seni bir kas geliştirme programına almak. | Open Subtitles | حسنا بنى ماذا سنفعل هنا هوا محاولة التزامك ببرنامج بناء العضلة |
İşte burada gördüğünüz de budur. bir kas bio-reaktörü görüyorsunuz, kası öne ve arkaya doğru çalıştırıyor. | TED | و هذا ما ترونه هنا. انتم ترون مفاعل حيوي للعضلات يقوم بتمرين تلك العضلة ذهابا وإيابا. |
Elimde, aracın şaşisinde bulduğum kocaman gizemli bir kas parçası var. | Open Subtitles | هنا ، وجدت هذه القطعة من عضلة غامضة محشورة فى العجل |
Beyni bir kas olarak düşünebilirsiniz. | TED | وهنا بإمكانك أن تنظر إلى الدماغ وكأنّه عضلة. |
Emin olduğum şey iyi bir kas yapısı olduğu, hatta spor sütyeninin yanık izleri var, demek ki aktif biri. | Open Subtitles | ما اعرفه ان لديها قوة عضلية جيدة وحتى لديها اثار في جسدها من حمالة صدر رياضية تشير الى انها نشيطة |
bir kas hafızası en zor zamanları bile atlatır, benim hafızam ağlayana kadar güldüğüm ya da gülene kadar ağladığım günlerle dolu. | TED | ذاكرة العضلات التي تتغلب حتى على أكثر الأوقات مرارة، تلطخت ذاكرتي بأيام من الضحك حتى بكيت، أو بالبكاء حتى ضحكت. |
Sanırım bir kas yığınını kurtarmak öncelikleri arasında değil. | Open Subtitles | أعتقد أن امتلاك كتلة من العضلات ليست في قائمة أولوياتهم |
Herhangi bir kas zayıflığı bir ya da iki günde geçer. | Open Subtitles | اي ضعف في العضلات سوف يختفي خلال يوم او اثنين. |
Gırtlak, vokal kortları ya da daha bilinen haliyle ses tellerini hareket ettiren ve bir arada tutan karmaşık bir kas ve kıkırdak sistemidir. | TED | الحنجرة هي نظام معقد من العضلات والغضاريف التي تدعم وتحرك الحبال الصوتية، أو كما هي معروفة على وجه الدقة، باسم الطيات الصوتية. |
O bizi bu gezegene bağlar, bilirsin... hassas, küçük bir kas... ve o, bütün o düzen içinde, çok küçük... onu durdurabilecek şeyleri düşünürsen... başka bir şey olmalı... o küçük cesur kasın dansetmesini sağlayan, mucizevi bir şey. | Open Subtitles | هي الحبال التي تربطنا في هذا الكوكب... ...العضلات هشه قليلا وهي اشياء صغيره هل تعلم , ... |
Parmakta bir seğirti, bir sinir ya da bir kas. | Open Subtitles | تقلص في الأصبع أو العصب أو العضلة ، ربما |
Bu kadında gördüğümüz şey, dudak köşelerinde orta yoğunlukta bir kas hareketi. | Open Subtitles | ما نراه في هذه المرأة هنا نوع من انقباض العضلة متوسط الشدة يرفع زاويتي الشفتين لأعلى |
Biliyor musun, bunu bir kademe ileri götürüp bunca zaman ihmal ettiğimiz bir kas üzerinde çalışmamızı teklif ediyorum. | Open Subtitles | أتعلمى،أنا سأقوم بأخذ خطوة أبعد وسأقترح بأننا يجب أن نبدأ العمل على عضلة كنّا نتجاهلها طوال الوقت |
Evet, sırtımda çalıştıracak yeni bir kas buldum. | Open Subtitles | نعم و لقد إكتشفت عضلة جديدة بظهري و سأدربها |
Bir Stafilokok hücresi vücudunuzdaki bir kas hücresinin yanında olabilir ve ondan genler alabilir, antibiyotik geldiğinde de değişir ve mutasyona uğrar. | TED | فالمكورات العنقودية قد تقترب من خلية عضلية في أجسامنا وتقتبس منها الجينات ، أثناء تواجد المضاد الحيوي ، وتتغير وتتطور. |