| Bayan Bristow bu şifreyi okumayı bildiğinizi biliyoruz. | Open Subtitles | آنسة ( بريستو ) ، نحن نعلم أنك تعرفي كيف تقرأي هذا الرمز |
| Bayan Bristow bu şifreyi okumayı bildiğinizi biliyoruz. | Open Subtitles | آنسة ( بريستو ) ، نحن نعلم أنك تعرفين كيف تقرأي هذا الرمز |
| John, eğer bu şifreyi çözebilirsek, ...daha çok kanıta ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | (جون) إن كنا سنقوم بفك هذا الرمز نحنتاج للبحث عن مزيد من الأدلة |
| Yakalanırsak ve kafamıza silah dayarlarsa kullanacaktık bu şifreyi. | Open Subtitles | هذا ما يُفترض بنا قوله إن قُبض علينا وصوّب مسدّس لرؤوسنا |
| Kardeşim bu şifreyi bana 15 yıl önce öğretmişti. Nasıl öğrendiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | أخي علّمني هذه الشفرة منذ 15 عامًا لم أعرف قطّ أين تعلّمها. |
| Şimdi de birileri bu şifreyi gizli tutmak için insanların hafızasını mı siliyor? | Open Subtitles | والآن يقوم أحد ما بمحو ذكريات الناس للإبقاء على تلك الشفرة كسرّ؟ |
| Yakalanırsak ve kafamıza silah dayarlarsa kullanacaktık bu şifreyi. | Open Subtitles | هذا ما يُفترض بنا قوله إن قُبض علينا وصوّب مسدّس لرؤوسنا |
| Tamam. Sanırım bu şifreyi kırabilirim ama zaman alacak. | Open Subtitles | حسنا، يمكنني فك هذه الشفرة ولكنها ستأخذ وقت |
| bu şifreyi yazı tura atıp bulamazsın. İmkânsız bir şey. | Open Subtitles | لا أعرف بداية هذه الشفرة من نهايتها، إنّها مهولة |
| bu şifreyi çözemezsek, sıradakilerin kimleri olduğunu öğrenemeyeceğiz. | Open Subtitles | لا يُمكننا أن نعرف من التالي إذا لمْ نتمكّن من فكّ رموز هذه الشفرة. |
| Anderson'un, düzenlediğin bu şifreyi anlayabileceğinden emin misin? | Open Subtitles | نحن هنا من أجلك يا رفيق هل أنت متاكد من أن (أندرسون) سيكون قادراً على فك تلك الشفرة التي صنعتها؟ |