| Drew, Devriye Görevlisi olmak için okulda gönüllü olmuştu ki bu da karşıdan karşıya geçirme işi için havalı bir ad. | Open Subtitles | في المدرسه درو تطوع لكي يكون فتى دوريه, الذي هو مجرد اسم مزخرف لحراسة عبور الطريق. |
| Bak ilk sorgusu sırasında D.N.A. örneğini vermeye gönüllü olmuştu. | Open Subtitles | انظر ، هو تطوع لعمل الحمض النووي لبصمته أثناء المقابلة الأولى |
| gönüllü olmuştu. Çağırılmayı beklemedi. | Open Subtitles | لقد تطوع ولم ينتظر حتى يتم استدعاؤه |
| Soruşturmaya yardımcı olaya gönüllü olmuştu zaten. | Open Subtitles | لقد تطوع مسبقا لمساعدة التحقيق |
| İlk deneyler için gönüllü olmuştu. | Open Subtitles | لقد تطوع للتجارب الأولي |