| Eğer bu hayvanlardan birisi balık kurbağa ya da yılan ölmüşse, bu taşı hayatının geri kalanında hep kalbinde taşıyacaksın. | Open Subtitles | و لكن إذا أيّ من الحيونات السمكة ،الضفدعة و الثعبان وجدتها ميته ستتحمل ثقل مرارة ذنبهم في قلبك لبقيّة حياتك |
| hayatlarının geri kalanında böyle bir avantajla istedikleri gibi yaşayacaklar. | Open Subtitles | بإمكانهم الإحتفال خارج نطاق الشبكة لبقيّة حياتهم بسرقة مثل هذه. |
| Ama eğer düştüyse, ...neden vücudun geri kalanında yara yok? | Open Subtitles | وحتى ان سقطت لماذا لاتوجد علامات في باقي الجسم ؟ |
| Güzel, hayatının geri kalanında ağzını kapalı tuttuğun sürece tehlikede değilsin. | Open Subtitles | طالما أبقيت فمك مغلقاً بقيّة حياتك فلست فى خطر |
| Evden aldığımız paranın yarısıyla hayatının geri kalanında rahat edebilirsin. | Open Subtitles | مع نصف نصيبك في المنزل، سوف تعيشين بهِ لباقي حياتكِ. |
| Şimdi, geri kalanında şöyle bir şey yapmam lazım, mesela | TED | الآن, لابد أن أقوم بما تبقى من الخدعة, بهذه الطريقة. |
| Bunu kendi üzerine almana, hayatının geri kalanında acı çekmeme izin veremem. | Open Subtitles | لا يمكنني ان اتركك تحمل هذا على عاتقك نيابة عني لبقية حياتك |
| Öncelikle, sekreterini becerdiğin için hayatının geri kalanında bana borçlusun. | Open Subtitles | للمبدئ, لأنك ضربت سكرتيرتك وأنت تدين لي ببقية حياتك |
| Hayatının geri kalanında turuncu tulum giymek istiyorsan sorun değil. | Open Subtitles | لو تودّ أن ترتدي بذلة برتقاليّة لبقيّة حياتك، فلا بأس. |
| Hayatınızın geri kalanında günde iki kez... vicdanınızı sınayacaksınız. | Open Subtitles | مرّتان في اليوم لبقيّة حياتكُنّ .. ستُراجعن ضمائركُنّ .. |
| Belli bir şeye ve onun ne kadar olağanüstü olduğuna odaklanırım ve günün geri kalanında mutlu olurum. | Open Subtitles | أركّز بشيء محدّد وكيف هو رائع, وأكون سعيدة لبقيّة اليوم. |
| Ama söz veriyorum, hayatımın geri kalanında bunun için çaba göstereceğim. | Open Subtitles | ولكن أنا أعدُكِ بأنني سأصرُف باقي أيام حياتي و أنا أُحاول |
| Yılın geri kalanında bir daha sıçmak zorunda kalmamak için 24 saatlik süreçte hiç durmadan, bir yıllık tüm kakanı sıçabilmek. | Open Subtitles | القدرة على عدم التغوط لمدة عام كامل ثم تتغوط لمدة 24 ساعة كاملة بدون توقف ثم لا تتغوط مُجدداً باقي العام |
| Pekala, günün geri kalanında çocuklarla ilgileneceğim. | Open Subtitles | حَسَناً، أنا سَآخذُ الأطفالَ ل بقيّة اليوم. |
| Günün geri kalanında burada oturup, şaka mı yapacağız? | Open Subtitles | نحن فقط سَنَجْلسُ حول هنا ويُنكّتُ صنعَ بقيّة اليومَ؟ |
| Bunu içine atarsan, gezinin geri kalanında tamamen sessiz olacağım. | Open Subtitles | قومي بـ إغراق هذه ، و سأقوم بالصمت لباقي الرحّلة |
| Söylediklerimiz ya da yaptıklarımız ne kadar kişisel olursa olsun gözetim altında olmak kariyerimizin geri kalanında resmi belgede yer alacak. | Open Subtitles | لا يهم كم كان شخصياً ما فعلناه أو قُلناه حين كنا تحت المراقبة سيصبح داخل النصوص الرسمية للأبد لباقي حياتنا المهنيّة |
| Vardiyamın geri kalanında tüymek gibi ani bir istek doğdu. | Open Subtitles | لديّ رغبةً مفاجئة في تخطي ما تبقى من نوبة عملي |
| Hayatının geri kalanında iki arada bir derede kalmaktan çok daha iyidir. | Open Subtitles | إلا إذا كنتَ تريد أن تكون عالقاً في نفس المكان لبقية حياتك |
| -Tamam, günün geri kalanında şu aptal partinizi yapabilirsiniz. | Open Subtitles | بامكانكم ان تحضوا ببقية اليوم لحفلتكم الغبية. ماذا بشأن التأمين الصحي؟ |
| Eğer başarırsam, hayatının geri kalanında da yarışları kazanmaya devam edecek. | Open Subtitles | لو نجحت سوف يستمر هو بالفوز في بقية السباقات طيلة حياته |
| - Hala neden olduğunu bilmiyoruz - ...bilgisayar tarafından uyandırıldı, ama onun uyandırılmasının güç gereksinimi bölümün geri kalanında çok fazla tüketime neden oldu. | Open Subtitles | تم إنعاشه بواسطه الحاسوب لكن الطاقه المطلوبه لعمليه إعادته سببت فجوه ضخمه فى باقى المقصورات |
| Ekibinin geri kalanına güvenebilecek olsan bile hayatının geri kalanında şu anda cebinde ne varsa onunla idare edeceksin. | Open Subtitles | حتى لو وثقت بباقي الطاقم سوف تعيش باقي حياتك دون ما في جيبك |
| Bir hata yaparsın ve hayatının geri kalanında bunun cezasını çekersin. | Open Subtitles | يا رجل، تعمل خطأ واحد وتدفع ثمنه لبقيه حياتك |
| Hiç kimse beni Ryan O'Reily kadar sevemez, ve ömrümün geri kalanında her gün bu gerçekle yüzleşmek zorundayım. | Open Subtitles | لَم يُحبُني أحَد كما أحبني رايان أورايلي و عليَّ أن أَعيشَ معَ تلكَ الحقيقَة كُل يوم لبقيَة عُمري |
| Hayatımın geri kalanında bana Roger'ı hatırlatacak bir anım var. | Open Subtitles | لديّ 24 ساعة في اليوم تذكّرني بالجنس حتى نهاية عمري |
| Peki ya üst kata çıkıp, günün geri kalanında mutlu olmaya ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عَنْ نَصْعدُ ويَتمتّعُ ببقيّة اليوم؟ |
| Tüm mesele, tam burada, şimdi ne yaptığımız ve çalışma hayatımızın geri kalanında neler yapacağımızla ilgili. | TED | إنها تتعلق بما نقوم به حالياً، ولبقية حياتنا العاملة. |