| Barbie gibi giyinme konusunda beni sıkıştırmaya devam edeceksen... - Bilgisayarını kullanıyorum. | Open Subtitles | إذا استمريتى فى غيظى بهذا الثياب القبيح سوف أستخدم حاسبك الشخصى |
| Yandaki giyinme kabinindeki arkadaşında küçük yaralar varmış. | Open Subtitles | لقد سمعت أن صديقتها في غرفة الثياب في الباب المجاور تعرضت بجروح طفيفة |
| Madam sabah giyinme töreninde odanıza sadece saray mensupları girebilir. | Open Subtitles | سيدتي في الصباح مراسيم إرتداء الملابس هي من حقوق أعضاء البلاط العالي |
| Kongre seçimlerine girecekmiş gibi giyinme. | Open Subtitles | توقفي عن إرتداء الملابس كأنك تسعين لمجلس الشيوخ. |
| giyinme zilini çalacağım ve bu akşam bundan daha fazla bahsetmeyeceğiz. | Open Subtitles | أنا ذاهب لأرن جرس تبديل الملابس للعشاء ولن نتحدث أكثر عن هذا الليلة |
| Bu gece Lord Hazretleri'nin giyinme odasında uyuyacaksınız, yarın neyin kurtarılacağına bakacağız. | Open Subtitles | ستنامين في غرفة تبديل ملابس السيد الليلة، سيدّتي وغداً سنرى ما يمكن توفيره لكِ |
| giyinme odasındaydık, beyaz elbisesini giymişti başı öne eğik olarak ve elleri masanın üzerinde sessizce oturuyordu. | Open Subtitles | كانت في حجرة الرسم الحمراء مرتدية فستانها الأبيض جالسة في سكون تام وجبهتها منحنية ويداها على المائدة |
| Evimi, giyinme tarzımı, yediklerimi değiştirmiştim. Ne için? | Open Subtitles | غيرت سكني ومأكلي وملبسي من أجل ماذا ؟ |
| Sorun değil. Ona giyinme odasında olacağımı söyle. | Open Subtitles | لابأس، اخبريه من أنني سأكون بحجرة الثياب |
| Ve onu giyinme odasında bulabileceğinizi söyleyecektim. | Open Subtitles | وأن عليّ أن اخبرك بأنك ستجده في حجرة الثياب |
| Yıkanma, giyinme, çamaşır ve yatak toplama. | Open Subtitles | الغسيل، ارتداء الثياب، وغسل الثياب وترتيب الفراش. |
| giyinme zilini çalma zamanı gelmedi mi Bay Carson? | Open Subtitles | ألم يحن الوقت لجرس إرتداء الملابس سيد "كارسون"؟ |
| giyinme zamanı. | Open Subtitles | وقت إرتداء الملابس. |
| Yemek için giyinme zamanı. | Open Subtitles | وقت إرتداء الملابس للعشاء |
| Babana bu gece giyinme odasında uyumasını söyler misin? | Open Subtitles | هل يمكنكِ أن تطلبي من والدكِ النوم في غرفة تبديل الملابس هذهِ الليلة؟ |
| Neyse, giyinme kabininden çıkınca iki delikanlının bana güldüğünü gördüm. | Open Subtitles | على أية حال , حينما خرجت من غرفة تبديل الملابس رأيت رجلين يضحكان علي |
| Ama giyinme odamda olacağı hakkında bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | أنا فقط لم أكن اعرف انه سوف يكون في غرفة تبديل الملابس |
| Size bir giyinme kabini hazırlayayım. | Open Subtitles | سوف أحضر لك غرفة تبديل ملابس |
| Leydi Edith bu akşam Lord Hazretleri'nin giyinme odasında uyuyabilir mi leydim? | Open Subtitles | أيمكن للسيدة (إديث) النوم في غرفة تبديل ملابس السيد، الليلة سيدّتي؟ |
| Sorun değil. giyinme işini bitirin hadi. | Open Subtitles | لا بأس رتّبي لها فستانها |
| Evimi, giyinme tarzımı, yediklerimi değiştirmiştim. Ne için? | Open Subtitles | غيرت سكني ومأكلي وملبسي من أجل ماذا ؟ |