| Bunun için kendini suçlayamazsın. İHA'lara güven olmaz. | Open Subtitles | لا يمكنك لوم نفسك على هذا فالطائرات ليست مصدر ثقة | 
| Olanlar için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لكن لا يمكنك لوم نفسك على ما حدث. | 
| Onun yaptığı şey için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لوم نفسك على ما اقترفت | 
| O video için kendini suçlayamazsın. O gün hepimiz oradaydık. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}لا يصحّ أن تلومي نفسك على ذاك المقطع، كنّا هناك جميعًا بذاك اليوم. | 
| Reb, bunun için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | (ريب)، لا يمكنك أن تلومي نفسك على هذا | 
| Hayır, diğer insanların davranışları için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ لوم نفسكِ على أشياء فعلها الغير | 
| Silahı sen ateşlemedin, bu yüzden, kaybettiklerin için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | أنت لم تتطلق القذيفة" "فلا تلوم نفسك على من تفقدهم | 
| Annenin hastalığı için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لوم نفسك على مرض أمك | 
| Ölümü için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك لوم نفسك على موته | 
| Ama bunun için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ لوم نفسكِ على هذا | 
| Her şey için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | .لايمكنك أن تلوم نفسك على كل شيء | 
| - Olanlar için kendini suçlayamazsın. | Open Subtitles | يجب ألّا تلوم نفسك على أيّ شيء حدث. |