| Arabaya binip buradan gitmek için iki dakikamız var. | Open Subtitles | لدينا دقيقتان اتركبى سيارتِي ونرحل من هنا |
| Dinle beni, sadece iki dakikamız var. Beni dinlemen çok önemli. | Open Subtitles | استمع لي ، لدينا دقيقتان فقط، لذا من المهم أن تستمع لي, |
| Korumam ekmek almaya gitti. İki dakikamız var. | Open Subtitles | . حارسي ذهب لتناول الطعام . لدينا دقيقتان |
| Pekala, iki dakikamız var. Yürü, yürü, yürü! | Open Subtitles | حسناً، لدينا دقيقتين إذهبوا ، إذهبوا |
| Durum ciddileşmeden en fazla iki dakikamız var. | Open Subtitles | لدينا دقيقتين قبل أنّ يسوء الوضع. |
| - İki dakikamız var. - Sıkı tutun. | Open Subtitles | لدينا دقيقتان أصمد |
| Kimse anlamayacak! Haydi, iki dakikamız var. | Open Subtitles | لا احد يعرف هيا لدينا دقيقتان |
| Güvenlik kapısına erişmek için iki dakikamız var. | Open Subtitles | {\pos(190,220)} لدينا دقيقتان لدخول عبر باب الأمن |
| - Hâlâ iki dakikamız var. | Open Subtitles | ما يزال لدينا دقيقتان |
| İki dakikamız var. | Open Subtitles | لدينا دقيقتان |
| İki dakikamız var. | Open Subtitles | لدينا دقيقتان |
| İki dakikamız var! | Open Subtitles | لدينا دقيقتان |
| - İki dakikamız var. - Tamam. | Open Subtitles | ـ لدينا دقيقتين ـ حسناً |
| - Ama sadece iki dakikamız var. | Open Subtitles | - ولكن لدينا دقيقتين فقط |
| Volkoff'un güvenliği çöktü. Tam olarak iki dakikamız var. | Open Subtitles | أمن (فولكوف) مغلق لدينا دقيقتين بالضبط |
| İki dakikamız var! | Open Subtitles | لدينا دقيقتين |