| Ama bunu ilk kez bir insanda gördüm. | Open Subtitles | هذه هى المرة الأولى التى أراها على إنسان |
| Benim için tekrar bir insanda bu kadar çok heves görmek... bir mucize gibiydi. | Open Subtitles | كانت رؤية النور في إنسان مجددا كالسحر بالنسبة لي |
| Deniz analarına kemik vermek için deneyler yapan bir doktorum ama önce bir insanda denemek isterim. | Open Subtitles | أنا طبيب أقوم بإختبارات لزرع العظام في قنديل البحر لكن أود تجربة ذلك على إنسان . هل أنت مهتم؟ |
| Bu dizi insanda ne huzur bırakır Ne de ağız tadı | Open Subtitles | هذا المسلسل سيفسد أميستك وحياتك برمتها ويومك |
| Daha önce hiçbir insanda görmediğimiz kadar güçlü bir bağışıklık sistemi var. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}.لديها جهازٌ مناعيٌّ قويٌّ فريدٌ من نوعه لم نرَ له مثيلاً عند بشرٍ آخرين. |
| Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımladığına göre, tarama, görünüşte sağlıklı bir insanda bilinmeyen bir hastalığın, hızlı ve kolay uygulanabilen testler yoluyla varsayımsal olarak tanımlanmasıdır. | TED | وكما عرفته منظمة الصحة العالمية، الكشف: وهو افتراض الكشف عن مرض غير مشخص داخل شخص يبدو بصحة جيدة بواسطة اختبارات يمكن تطبيقها بسرعة وسهولة |
| Buna hedefin sulanması denir, insanda doğuştan vardır. | TED | إنه شيئٌ فطري يدعى تخفيف الهدف |
| Şimdi, daha da garip olan şey moleküler yapısının patalojistin herhangi bir insanda veya hayvanda gördüğü hiçbir şeye benzememesi. | Open Subtitles | الآن ما أغرب من ذلك أن التركيب الجزيئي لا يبدو كشئ رأه إخصائي الأمراض في أي إنسان أو حيوان |
| Bir insanda kromozom mutasyonu gerçekleştirdi. | Open Subtitles | قام بإعادة تشكيل طفرة الكروموسوم على إنسان |
| Cehennem ateşinin gücü, beş para etmez bir insanda mı ziyan olacak? | Open Subtitles | تضيع قوة لهيب الجحيم على جسم إنسان مثير للشفقة |
| En saf insanda kendinin bile bilmediği şüpheyi bulabilir. | Open Subtitles | تستطيع إيجاد جزء من الشك حتى أنقى إنسان لا يشعر به بداخله |
| Bu bir insanda olması gerekenden 2 kat fazla genetik materyal demek. | Open Subtitles | هذه ضعفا المادّة الوراثيّة التي ينبغي أن تظهر في أيّ إنسان. |
| Hatta insanda bir aksiyon potansiyeli bile gördük. | TED | بل ورأينا جهد فعل حتى في إنسان. |
| Buraya olabildiğince çabuk geldiğiniz için sağ olun eskiden hayvanlar için çok üzülürdüm ama ölü bir insan görmek insanda farklı bir etki yaratıyor, anlıyor musunuz? | Open Subtitles | ، حسنٌ، إنّني سعيدة لحضوركما هنا بهذه السّرعة ، لأنّه كما تعلمان فأنا معتادةٌ على جثث الحيّوانات ، لكن، رؤيّة جثّة إنسان |
| Onun nurunun her insanda olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أن نوره فى كل إنسان |
| Onun nurunun her insanda olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أن نوره فى كل إنسان |
| Onda karşımdaki insanda istediğim, her türlü özellik var. | Open Subtitles | لديها كل ما أردته في إنسان |
| Bu dizi insanda Ne huzur bırakır ne de ağız tadı | Open Subtitles | هذا المسلسل سيفسد أميستك وحياتك برمتها ويومك |
| Bu dizi insanda ne huzur bırakır Ne de ağız tadı | Open Subtitles | هذا المسلسل سيفسد أميستك وحياتك برمتها ويومك |
| Daha önce hiçbir insanda görmediğimiz çok özel bir bağışıklık sistemine sahip. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}.لديها جهازٌ مناعيٌّ قويٌّ فريدٌ من نوعه لم نرَ له مثيلاً عند بشرٍ آخرين. |