| Çünkü kaptanlar bunu bilir, Kaptan o. O yüzden Kaptan o, sen değilsin. | Open Subtitles | لأنه هو الكابتن و هذا هو السبب أنه هو الكابتن و ليس أنت | 
| O derinliğe inmemiz mümkün değil Kaptan. Basınç gemiyi paramparça eder. | Open Subtitles | من المستحيل التوجه لهذا العمق يا سيدى الكابتن الضغط سيسحق البدن | 
| Belki de Kaptan gelecek sefer dönüşünde bir öğretmen getirebilir. | Open Subtitles | ربما القبطان يستطيع ان يجلب لنا شخصاً في رحلته القادمة؟ | 
| Kaptan, gemi halen genel alarm durumunda. 3. pozisyona geçmek için izninizi istiyorum | Open Subtitles | أيها القبطان , السفينة مازالت فى حالة طوارئ , أطلب السماح للوضع 3 | 
| Kaptan olduğum için denedim ama bunu kim yapabilir ki? | Open Subtitles | لقد حاولت لأني أنا القائد لكن من يمكنه فعل هذا؟ | 
| Kaptan, lütfen. Gemi bu fırtına da daha fazla dayanmaz. | Open Subtitles | يا قبطان, أرجوك, السفينة لن تصمد كثيراً في هذه العاصفة | 
| Söylentiye göre Kaptan yarın sabah sürat denemesi yapacakmış. Doğru mu? | Open Subtitles | و الشائعات تقول بأن الكابتن سيجرب ذلك غدا, هل هذا صحيح؟ | 
| herkes, dursun 15 dakika içinde Kaptan özel bir konuşma yapacak. | Open Subtitles | جميع الأفراد ليستعدوا لسماع بيان هام من الكابتن بعد 15 دقيقة | 
| Sonuçta, Kaptan bütün gece Sherlock Holmes kıyafeti giyen biriydi. | Open Subtitles | وعلى كل ,الكابتن كان يرتدى ملابس شارلوك هولمز طوال الوقت | 
| Bu film, Kaptan Pierce Oliver Kidd Jr.'ın anısına adanmıştır. | Open Subtitles | هذا الفيلم تم انتاجة خصيصاً لذكرى الكابتن بيرس اوليفر كيد | 
| Kaptan, bu tarihi bir an. Bir dilekte bulunmak isterim. | Open Subtitles | أيها القبطان, في هذه اللحظة التاريخية أريد أن أطلب طلباً | 
| -Teşekkürler Kaptan Marshfield, rekorlar kırılmak içindir. -Sizin felsefenizi hatırlıyorsam öyle evet. | Open Subtitles | شكراً لك أيها القبطان ـ مارشفيلد ـ صنعت الأرقام القياسية ليتم تحطيمها | 
| Bende hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim... herzaman güvertenizde olacağım Kaptan.. | Open Subtitles | أريد أن أشكرك لأنقاذك حياتي كنت ميتة بدون شك أيها القبطان | 
| O halde, Kaptan köşküne çıkalım Kaptan'ı bulalım ve sonra da eve dönelim. | Open Subtitles | فقط دعونا نذهب للجسر سوف نعثر علي القبطان و من ثم سنذهب للمنزل | 
| O yüzden ilk taramalarımız tespit edemedi ama var Kaptan. | Open Subtitles | لذلك السبب ماسحاتنا الأوليّة لم تلتقطه. لكنه بحوزته، أيها القائد. | 
| Kaptan, bunu söylemekten nefret ediyorum... fakat yanlış adamı yakalamışsın. | Open Subtitles | أكره أن أقولها أيها القائد لكنك تتحدث مع الرجل الخطأ | 
| -Daha fazlasını istiyor, Kaptan. -O zaman daha fazlasını verelim. | Open Subtitles | انه يبحث عن أكثر، ايها القائد اذنّ دعنا نعطيه أكثر | 
| Ne için? Kaptan. Feribotta birinin öldürülüp uzuvlarının kesilmiş olması büyük bir ihtimal. | Open Subtitles | يا قبطان الامر اصعب مما يبدوا لقد قتل شخص وقطع على متن عبارتك | 
| Kaptan olacağım falan diye uğraşmak yok. Statü peşinde koşmazsın. | Open Subtitles | ليس عليك القلق كيف تصبح قائد الفريق وكل هذه الشكليات | 
| "Demek istediğim" Ayni gece Kaptan ile evinden web cam ile görüşüyorlardı. | Open Subtitles | أقصد، كانت تتحدث إلى النقيب تلك الليلة على كاميرا الحاسوب من منزلها. | 
| Bu harika tüfeğin nereden çıktığını merak ediyorsunuz, değil mi Kaptan? | Open Subtitles | بالتأكيد أنت تتساءل أيها الربان من أين أتيت بهذه البندقية اللطيفة | 
| Kaptan Clarence Oveur, beyaz resmi telefona. | Open Subtitles | النّقيب كلارينس اوفر، هاتف الصالة الأبيضِ. | 
| Belki ilk gün gerginliğini yaşıyor olabilirim fakat bu Kaptan değil. | Open Subtitles | ربما أنا لدي توتر اليوم الأول , لكن ذلك ليس كاب | 
| "Kaptan yarın pazar.biz sandalla gezmeye gideceğiz çok iyi. Radha'da gelecek. | Open Subtitles | نقيب ، غدا الأحد سنركب زوارق حسنا جدا رادها ستجئ أيضا | 
| AnnaBeth, SS Belle Kaptan Crickett yüzünden uçurumdan aşağı yuvarlanacak. | Open Subtitles | أنابيث قارب الحسناوات يبحر مباشرة إلى الشلال بقيادة القائدة كريكت | 
| Bu arada, düşünüyordum da Kaptan Gregg'in şu portresini tavan arasına kaldırabiliriz. | Open Subtitles | بالمناسبة ، كنت أفكر في أن نضع هذه اللوحة للكابتن جريج بأعلي | 
| Eğer bir Kaptan arıyorsanız şu anda sandalda bir tane var. | Open Subtitles | إذا أنت تتحدث عن ربان، عندنا ربان على هذا المركب. | 
| Görüş belirtmeme izin verirsen, Kaptan güzel bir kadını gemide taciz etmeden bırakamayız. | Open Subtitles | لوسمحت لي تدخلي سكيبر لايمكن ان نترك امرأة جميلة مثلهاعلى السفينة بدون تحرش | 
| Affedersiniz, Kaptan ama bir ihtimali daha değerlendirmeliyiz. | Open Subtitles | معذرة ياكابتن ولكن يجب أن نضع فى الإعتبار إحتمال بديل |