| Öyleyse Dr. Collier toz olmaya karar verdi ve ... ..onunla gitmeni istedi? | Open Subtitles | لذا، قرّر الدّكتور كولير أنّه يجب أن يختفي وهو أرادك أن تذهبي معه؟ |
| Özgür geçecek son gecemde oğlum beni görmemeye karar verdi. | Open Subtitles | ولدي قرّر أن لا يراني في ليلتي الأخيرة كشخص حر |
| Gördüğünüz üzere, UCM burayı daimi karargâhımız yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | كما ترون لقد قررت المحمكة الجنائية أن تكون هذه شقتنا |
| Yapacağı en iyi şeyin iki aileyi birbirine düşürmek olduğuna karar verdi. | TED | لقد قرر أن أفضل رهان له هو دق أسفين الخلاف بين عائلتين. |
| -22 yaşında ise, verilen adının çok dünyavari olduğuna karar verdi. | Open Subtitles | عندما بلغ الثانية والعشرين قرر ان اسمه المعطى له أرضي جداً |
| Savcının ofisi sadece kanıtlıyabilecekleri suçlar üzerinde durmaya karar verdi. | Open Subtitles | وقرّر مكتب المدعي العام الاكتفاء بما يستطيع إثباته في محكمة |
| O da amcasının yaşadığı İngiltere'ye gitmeye karar verdi. | TED | حينها قرّر التوجّه إلى المملكة المتّحدة، حيث يقطن عمّه. |
| 2015'te Çin hükûmeti bu köprüyü restore etmeye karar verdi. | TED | سنة 2015، قرّر الصينيون تجديد ذلك الجسر. |
| Dünya'ya uyuşmazlık getirmek için kardeşine ve kardeşinin müttefiklerine saldırmaya karar verdi. | TED | لجلب الفتنة إلى العالم، قرّر مهاجمة أخيه وحلفائه. |
| Diyojen sürgündeyken, başkalarının fikirlerini ve toplumun başarı kıstaslarını reddederek özgür olabileceğine karar verdi. | TED | في المنفى قرّر ديوجين أنه من خلال رفضه آراء الآخرين والتدابير المجتمعية للنجاح.. يمكن أن يكون حراً فعلاً. |
| Ulrike, Bavyera'da rahibe yönetimindeki bir askeri hastanede hemşire olmaya karar verdi. | Open Subtitles | لقد قررت أولريك ألآن أن تصبح ممرضة في مستشفي عسكرى يشتغل بأمر راهبات في بافاريا |
| Sanırım Mrs. Appleyard pikniğe gitmemene karar verdi, Sara. | Open Subtitles | لقد قررت الانسه ابليرد . عدم ذهابك الى النزهة رفقة السيدات انسه ساره |
| Bu bilgilerden para kazanmaya karar verdi. Tam Amerikan tarzı! | Open Subtitles | قرر أن يستخدم معلوماته ليجني بعض المال ، أمريكي جداً |
| Babam öldü ama yasa tasarılarını büyük oğlunun yapmasına karar verdi. | Open Subtitles | و أبي توفى لكنه قرر أن ابنه الأكبر سيأخذ كل فواتيري |
| ...oldukça ısınmaktaydı bu yüzden de bir katmanından kurtulmaya karar verdi. | Open Subtitles | و الجو كان ساخناً بالداخل لذا قرر ان يتخلص من طبقة |
| Tamamen çıldırdı ve beni askeri okula göndermeye karar verdi. | Open Subtitles | اصيب بالذعر وقرّر إرسالي إلى المدرسة العسكرية. |
| İsveçli bir matematikçi, von Koch, çizgileri çıkarmak yerine çizgileri eklemeye karar verdi. | TED | عالم رياضيات سويدي, فان كوخ, قرر أنه عوضا عن محو الخطوط, فانه سيجمعها. |
| Görünüşe göre, çok ciddi bir kıtlık zamanında, bu Lidya kralı çılgınca bir şey yapmak zorunda olduklarına karar verdi. | TED | إتضح، أنه كانت هناك مجاعة شديدة، جعلت ملك ليديا يقرر أنهم بحاجة للقيام بأمر مجنون. |
| Ama Vasco de Gama efsanevi kestirme yollarından birine girmeye karar verdi. | Open Subtitles | لكن فاسكو دي جاما هنا قررت ان تأخذ واحدة له اختصارات الأسطورية. |
| Bu sabah kahveme süt koymaya karar verdi. | Open Subtitles | هذا الصباحِ قرّرَ وَضْع القشطةِ في قهوتِي |
| Savcılık seni cinayet komplosu kurmakla suçlamaya karar verdi. | Open Subtitles | مكتب المدعي العام قد قرر إتهامك بالتآمر لإرتكاب جريمة قتل |
| Biri, hamile kalmanın, parayı ikiye katlayacağına karar verdi. | Open Subtitles | واحد منا قد المرتجلة. واحد منا قد قررت ان للحصول على الحوامل سيضاعف من المال. |
| Anayasa Mahkemesi, bunun yasadışı olduğuna karar verdi. | Open Subtitles | حكمت المحكمة الدستورية بأن الأجراء لم يكن قانونياً |
| Hazır laf açılmışken, Melissa'yı da terk ettim diyelim yaşadığı sürece beni bir daha görmek istemediğine karar verdi. | Open Subtitles | ومادام اننا في الموضوع لنقل اني قطعت علاقتي مع ميلسا .وقررت انها لاتريد ان تراني على طول ماهية حية |
| Bu idari bir meseleydi ve şirket gizlice yerleştirmeye karar verdi. | Open Subtitles | حسنا . انه امر ادارى والشركه قررت أن تحتفظ بهذا سرا |
| Bu kişi gelenekleşmiş düzene boyun eğmeyi reddetti ve değişiklik yapmaya karar verdi. | TED | رفض هذا الرجل أن يرضخ لما يعتبر عاديا وقرر أن يغير. |