| kardeşlerini öldürmek için arenaya çıktığın zamanki gibi. | Open Subtitles | كما فعلت ووقفت في الحلبة.. لتقاتل أخوتك. |
| Ama bir kez buranın vatandaşı olursan tüm kardeşlerini, teyzeni, amcanı, kuzenini buraya getirmene yardım edebilirim. | Open Subtitles | لكن بمجرد ان تصبح مواطناً أمريكياً, يمكنني مساعدتك لتحضر كل إخوتك واخواتك, خالاتك وأعمامك واولادهم |
| Bu ev sana kalacak ve kardeşlerini fakirlikten kurtaracaksın. | Open Subtitles | وتنستعيشين في هذا المنزل وتنقذى اخوتك من الفقر |
| kardeşlerini getireyim. | Open Subtitles | أنا سأذهب لهم وفي طريقي سابحث عن أخواتك. |
| Bizim gibi kardeşlerini görüyorlar,dua ediyorlar,bu çok güzel. | Open Subtitles | ، ترى إخوة مثلنا تماما ً نُصلى سوية، كان شيئا ً رائعا ً |
| Mamre'yi, Amori'yi Aner, Eşkol ve kardeşlerini çağır. | Open Subtitles | إستدعى ممرا الامورى و إخوته إشكول و عانر الذين هم حلفاؤنا |
| Ama doğru yaparsan kardeşlerini geri getirebilir, yine de tam teşekküllü bir büyücü olarak kalırsın. | Open Subtitles | إذا فعلتيها بالشكل الصحيح فستستطيعين إعادة أشقائك وتحتفظين بقواكِ كساحرة كاملة. |
| Her şeye rağmen, kız kardeşlerini buldun ve kendin savaştın. | Open Subtitles | عكس كل التوقعات، عثرت على أخواتكِ وحاربتِ من أجل حياتكِ. |
| Kıymetli şeyleri al, kardeşlerini uyandır, sığınağa gidiyoruz. | Open Subtitles | خذي كل شيء قيم، أيقظي أخوتك وأخواتك سنذهب إلى ملاذ آمن. |
| Sophia, kardeşlerini görürsen yanıma yolla. | Open Subtitles | صوفي, اذا رأيتي أخوتك, ارسليهم الي اجل يا امي |
| Düğünün arifesinde vahşi kardeşlerini mağlup ettin. | Open Subtitles | و في عشية حفل زفافك قد هزمت إخوتك الوحشيين. |
| Güven bana, kardeşlerini kurtaracak başka bir yol bulacağız. | Open Subtitles | أؤكّد لكِ أنّنا سنجد وسيلة أخرى لإنقاذ إخوتك |
| kardeşlerini alıp, dondurma yemeğe götürsene. | Open Subtitles | أراه، أراه مالكولم، أراه مولي، خذي اخوتك |
| kardeşlerini yarın gece buraya nişanımıza getir. | Open Subtitles | احصلي على اخوتك في حفل خطوبتنا هنا ليلة الغد |
| Yalan söyleyip hile yaptın, kardeşlerini ve arkadaşlarını sözle taciz ettin. | Open Subtitles | لقد كذبتى, تلاعبتي وإنتهكتي شفهيا أخواتك وزملائك الطلبة. |
| Bizim gibi kardeşlerini görüyorlar,dua ediyorlar,bu çok güzel. | Open Subtitles | ، ترى إخوة مثلنا تماما ً نُصلى سوية، كان شيئا ً رائعا ً |
| - Ryan kardeşlerini kaybetti. | Open Subtitles | ريان فقد جميع إخوته أى واحد فيهم ؟ |
| Kendi kardeşlerini öldürmekte beceriksiz olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أعلم أنك غير قادر على قتل أشقائك. |
| Her şeye rağmen, kız kardeşlerini buldun ve kendin savaştın. | Open Subtitles | عكس كل التوقعات، عثرت على أخواتكِ وحاربتِ من أجل حياتكِ. |
| Şimdi, Alec Baldwin'in kardeşlerini emzirirken ne hissettiğini anlıyorum. | Open Subtitles | الآن أعرف شعور آليك بالدوين حينما يرضع إخوانه |
| İnsanları, kardeşlerini acı çeken hayvanlara ve kölelere dönüştürtüp, acı çektiren kötülük. | Open Subtitles | الشر الذى جعل الناس يحيلون إخوانهم إلى حيوانات حقيره مهمومه ليستعبدوا و يعانوا من الآلام فى صمت |
| Artık babasının yol açtığı köleliğin intikamını alacak, tanrı kardeşlerini özgürlüklerine kavuşturacak, Titanlardan dünyaya hükmetme gücünü alacak o destansı güç mücadelesine girişmeye hazırdır. | Open Subtitles | أصبح الآن جاهزا لخوض النضال الشديد الذي ولد من اجله وهو القضاء على جبروت أبيه ليقوم بتحرير أخوته الخمسة من جوف أبيه |
| Kendisinin aksine, aileleri olan ve hiç tanımadığı kardeşlerini kurtaracak. | Open Subtitles | وقال انه حرر الاخوة انه لم يعلم مع العائلة لم تتح له قط. |
| Bazı arılar arkada bekledi ve tırtılı, kardeşlerini korumak üzere zapttettiler. Kardeşleri ise o sırada, kozaların içinde büyüyordu. | TED | بعض الدبابير بقيت في الخلف وتحكمت باليرقة لتدافع عن أخواتها اللاتي يتحولن إلى بالغات داخل هذه الشرانق. |
| kardeşlerini kılıçtan geçiren adamın oğlu! | Open Subtitles | هذا ابن الرجل الذي وضع أخوانك الحقيقين على السيف |
| Kuru kalmak için merdivenlerden kaçan kardeşlerini bir düşün. | Open Subtitles | فكروا في أخوانه صعدوا إلى الأعلى ليتجففوا |