| Şurada bazı kitapçıklar var. Buraya nasıl geldiklerini bilmiyorum. | Open Subtitles | توجد بعض الكتيبات هناك لا أعرف كيف أتوا اٍلى هنا |
| Dışarıda, buraya nasıl geldiklerini merak eden bizim gibi insanlar da var mıdır? | Open Subtitles | هل هناك احد آخر مثلنا يتعجبون كيف أتوا الى هنا |
| Baba sanırım Boğucu Duman nefeslerin buraya nasıl geldiklerini biliyorum. | Open Subtitles | أبي, أعتقد أنني يمكن أن أعرف كيف وصل نافثو الدخان هنا |
| İşte bu Boğucu Duman nefeslerin buraya nasıl geldiklerini cevaplıyor. | Open Subtitles | حسناُ, هذه الإجابات حول كيف وصل نافثو الدخان هنا |
| Belki nasıl geldiklerini ve eve nasıl döneceğimizi anlayabiliriz. | Open Subtitles | وربما نكتشف كيف وصلوا إلى هنا وكيف نعود إلى الأرض |
| Buraya nasıl geldiklerini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كيف وصلوا إلى هنا |
| Bak, buraya nasıl geldiklerini ya da ne istediklerini bilseydim belki böyle bir şey olmazdı. | Open Subtitles | انظر، لو كنتُ أعلم كيف وصولوا إلى هنا، أو ماذا يريدون، فربّما ما كان ليحدث ما بدر. |
| Dışarıda, buraya nasıl geldiklerini merak eden bizim gibi insanlar da var mıdır? | Open Subtitles | هل هناك احد آخر مثلنا يتعجبون كيف أتوا الى هنا |
| Buraya nasıl geldiklerini biliyor muyuz? | Open Subtitles | هل تعلم كيف أتوا هنا؟ هل هناك علامات سيارات قريبة؟ |
| Çok tuhaf, oraya nasıl geldiklerini anlamıyorum. | Open Subtitles | غريب. لا أعرف كيف وصل إلى هناك |
| Bak, buraya nasıl geldiklerini ya da ne istediklerini bilseydim belki böyle bir şey olmazdı. | Open Subtitles | انظر، لو كنتُ أعلم كيف وصولوا إلى هنا، أو ماذا يريدون، فربّما ما كان ليحدث ما بدر. |